Yüksel Sarı ; 16 temmuz 15 Temmuza karşı

 

          16 TEMMUZ 15 TEMMUZA KARŞI

           Yüksel Sarı 

15 Temmuz darbe girişiminin başarısız olmasını Atatürk devrimleriyle kazandığımız değerlere borçlu olduğumuzu daha önce belirtmiştik. Ancak, Tayyip Erdoğan ve AKP iktidarının uygulamalarına bakılırsa, ya bunu anlamamışlar ya da bilerek anlamamış gibi görünüyorlar.

O gece binlerce yurttaşımız kurşun yağmuruna rağmen göğsünü siper ederek  darbecilere karşı durduysa, sebebi  sahip olduğu demokrasi kültürü değilse nedir?

Demokrasi kültürüne sahip olmasaydı, hangi asker, bir mağazanın  televizyonundan  darbeye alet olduğunu öğrendiği  anda silahını bırakırdı?

Ordunun ana gövdesinin  darbe girişimine dahil olmamasının   sebebi de bu değil midir zaten ?

Sonuç olarak;

Tayyip Erdoğan ve AKP iktidarı  kabul etse de etmese de  15 Temmuz halk hareketinin temelinde Cumhuriyet devrimleri  vardır.

Yani;

15 Temmuz gecesi destanlaşan halk hareketinin en büyük dayanağı Atatürk ilke ve devrimleridir.

15 Temmuz Milliyetçidir.

Çünkü; ABD ve onun taşeron örgütü  olan FTÖ’nün  Türk devletini  ele geçirmeye yönelik girişimlerine karşı bir bağımsızlık mücadelesidir.

                          15 Temmuz Cumhuriyetçidir.

Çünkü; halkın % 52 sinin desteği ile seçilmiş bir Cumhurbaşkanının zorla devrilmesine ve meclis binamızın bombalanmasına karşı halkın kendi demokratik iradesine sahip çıkmasıdır.

15 Temmuz Laiktir.

Çünkü; darbenin başarılı olması halinde Fethullah Gülen’in halifeliği altında kurulacak olan bir din devletine karşıdır.

Demek ki neymiş?

15 Temmuz halk hareketi Atatürk’ün Milliyetçilik, Cumhuriyetçilik ve laiklik ilkeleri üzerinde yükselmiş.

Hiç kimse farkında olmasa bile gerçek budur.

15 Temmuz sonrası hükümet uygulamaları ise tam anlamıyla tersi  istikamettedir.

      16 Temmuz Milliyetçiliğe karşıdır.

Çünkü;Bir günde ordunun temel yapısı değiştirilmiş, kuvvet komutanlıkları savunma bakanlığına bağlanmış, emir komuta zinciri  koparılmıştır. Bunlar ABD ve AB’ nin  yirmi yıldır Türkiye’ye dayattıkları ‘yoksa AB üyesi olamazsınız ‘dedikleri, Türk ordusunun savaş kabiliyetini ortadan kaldırmaya yönelik uygulamalardır.

16 Temmuz Cumhuriyetçiliğe karşıdır.

Çünkü; OHAL yasası sadece teröre karşı ve Türkiye Cumhuriyetinin güvenliği amacıyla çıkarılmış olmasına rağmen, başka amaçlarla kullanılmış ve milletin meclisi dışlanmıştır. Yasama,Yürütme ve Yargı ayak altına alınmış, işlevsizleştirilmiştir.

16 Temmuz laikliğe karşıdır.

Çünkü; harp okulları imam hatiplere açılmıştır. Böylece imamlardan oluşan subay kadrosuna dayanacak olan şeriat devletinin inşası yolunda önemli bir aşama daha tamamlanmıştır.

Sonuç olarak ;

Tayyip Erdoğan’lar meydanlarda ne kadar hamaset yaparsa yapsın ve halka ne anlatırsa anlatsınlar,16 Temmuz itibariyle hükümetin uygulamaları, o muhteşem halk hareketinin amaçları ile  taban tabana zıttır.

15 Temmuz gecesi yolları tutan, amaçları uğruna bir çok şehit veren halk  farkına olsa da olmasa da  bu  gerçek değişmez.

 16 Temmuz 15 Temmuz’a karşıdır.

 Ancak, bu karşıtlık, Tayyip Erdoğan ve AKP iktidarının,   muhteşem halk hareketini kendi çıkarları için kullanmasına, üzerine basarak daha da yükselmesine engel olmuyor.

 Çünkü;

Halka öncülük edebilecek, güvenilir bir siyasi hareket henüz ortalıkta görünmüyor.

YÜKSEL SARI