yeni bir ordu; Hashd al Shaabi

Orta-Doğu’da yeni bir güç merkezi

Hashd al Shaabi

Orta-Doğu’da Suriye-Irak-Yemen gibi savaş bölgelerindeki çatışmalar resmi devlet güçlerini aşarak doğrudan halkları içine alan yeni bir boyut kazanıyor. Devletlerin asker ve polis güçleri yanında, yarı resmi ya da iç ve dış finans desteğiyle yaşamını sürdüren yüzbinlerce kişilik ordular savaş alanlarında. Suriye’de devlet desteğindeki Milis kuvvetlerinin yaklaşık 50 bin, Devlet ile çarpışan islamcı güçlerin ise 160 bin civarında silahlı gücü var. Irak ordu güçleri karşısında savaşan IŞID-El Kaide militanlarına karşı 2014 yılı sonundan itibaren seferber edilen ‘Hashd Al Shaabi’ (Halk yığınları) adlı yarı resmi milis örgütü ise bölgedeki en etkin güçlerden biri olmaya aday. Ağırlığını Irak’ın Şii ve IŞID karşıtı Sünni nüfusundan militanların oluşturduğu Hashd Al Shaabi örgütlenmesi hafif ve ağır silahlarla donatılmış 90 bin kişilik bir sivil ordu oluşturuyor. Irak ordusunun 2014 Yılında başlayan IŞID yayılmasına karşı etkisiz kalması üzerine Irak’ın Şii lideri Ayetullah Sistani’nin çağrısı üzerine örgütlenmeye başlayan Hashd Al Shaabi, Irak devleti dışında İran Devrim Muhafızları tarafından da fiili olarak destekleniyor. Lübnan merkezli Hizbullah’ın yanında Orta-Doğu Şii toplumlarının yarattığı ikinci büyük askeri-politik güç olan Hashd Al Shaabi’nin, Sünni-Şii sürtüşmesinin yükseldiği bir dönemde bölgesel dengeleri etkileyecek çapta bir girişim olması bekleniyor.

   Sünni-Şii milisler

Irak ordusu yanında son dönemde IŞID ile yapılan çatışmalara katılan ve son derece etkili oldukları bildirilen Hasd Al Shaabi milisleri yaklaşık 50 örgütden oluşuyor. Ana iskeletini ‘Bedir Tugayları- Ketaib Hizbullah- Asaib Ehlül Hak ve Saray El Selam’ örgütlerinin (yaklaşık 25 bin) meydana getirdiği şemsiye örgütlenme militanlarına 250-400 dolar arasında maaş veriyor. IŞID savaşı sonrasında ordu ve polis kadrolarında çalıştırılacağı belirtilen militanlar aynı zamanda Orta-Doğu politikasında etkili bir rol oynamaya aday olarak gösteriliyor. Son aylarda IŞID tarafından toprakları işgal edilen El Anbar bölgesi Sünni aşiretlerinin de katıldığı milis örgütlenmesine, süpriz bir biçimde IŞID İşgalinden yeni kutulan Şinghal bölgesindeki Yezidi militanları da eklendi. Türkiye’de medyada bir ‘Kürt operasyonu’ olarak sunulan Şinghal ve Yezidilerin kurtuluşu ger.ekte büyük ölçüde Hashd Al Shaabi tarafından yürütüldü.Yezidi Silahlı milis Gücü olan YPS’nin komutanı Saead Hassan yaptığı açıklamada’ Irak’ta kurulu Hashd al Shaabi örgütüne katıldıklarını, hafif ve ağır silahların tamamını Irak Hükümetinden aldıklarını’ söyledi. 1200 kişilik YPS kuvvetlerinin militanlarına Irak Hükümeti tarafından aylık 400 dolar maaş bağlandığını söyleyen Hassan, ‘Kürt yönetiminin ise kendilerine yardım etmediği gibi Batı ülkeleri tarafından verilen silahların Şinghal bölgesine ulaşmasını engellediğini’ ileri sürdü. Kuzey Irak’ta yaşayan Hristiyan azınlıktan kurulan bir askeri örgütünde Şii milis örgütü Hashd Al Shaabi’ye katıldığı bildirildi.

   Baştan ayağa silahlanmış toplumlar

Orta-Doğu ve geleceği konusunda 2016 yılında yapılacak uluslararası toplantılar yaklaşırken, ‘gizli gündem’in ülkelerdeki resmi devlet güçleri yanında, halk kitleleri içinde en az devletler kadar güçlü olan ‘sivil ordular’ tarafından belirlemesi bekleniyor. Etnik ve Dinsel temellerde örgütlü Sünni ve Şii milis örgütlerinin hafif piyade silahları dışında tank, zırhlı araç, füze ve mayınlarla donatılması nedeniyle kontrol dışına çıkacak bir mezhep savaşının milyonlarca insanın hayatına mal olmasından korkuluyor. Batı ülkeleri,Suudi Arabistan, Körfez Şeyhlikleri, Türkiye,Ürdün tarafından desteklenen İslamcı-Selefi- Cihadi örgütlerin toplam olarak 200 bin civarında militan sayısına sahip oldukları ve bunların yine bu destekçi ülkeler tarafından maaşa bağlandıkları bildiriliyor. Başını Suudi Arabistan’ın çektiği bu cepheye karşı örgütlenmeye hız veren Şii milis güçleri de son dönemde İran ve Rusya’nın hava desteği vererek yarattığı yeni ortamda Sünni yayılma hareketini durdurmaya başladı. Lübnan Hizbullahı, Suriye’de yarı resmi savunma güçleri, Yemen’deki Huthi ordusu ve Irak Hashd Al Shaabi hareketi Şii silahlı halk hareketinin en güçlü temsilcileri olarak askeri-siyasi yeni coğrafyanın belirlenmesinde rol oynuyorlar.

Irak ve Suriye’de her geçen gün zayıflayan ve toprak kaybeden IŞID’ın 2016 da beklenen yok oluş süreci başlarken, Orta-doğu, çok daha yoğun bir savaş gündemi ile karşıladı yeni yılı.

 

Mahir Tan          LondraPosta-Londra