‘Üst Akıl’ değil, Bölgesel Akıl

Suriye neden özür dilemedi ?

24 Kasım sabaha karşı Suriye’de El Bab yakınlarında bir Suriye uçağı tarafından bombalandı. 3 askerin şehit olmasına ve 10 askerin yaralanmasına neden olan saldırının Halep Askeri havaalanından kalkan L 39-Albatros tipi bir Suriye Savaş uçağı tarafından gerçekleştirildiği kesinleşti. Çekoslovakya yapımı bir eğitim uçağı olan L39-Albatroslar, son yıllarda yapılan geliştirmelerle Suriye tarafından özellikle kent merkezlerinde ayaklanmacılara karşı kullanılıyor. Rusya’nın askeri istihbarat yayın organlarından South Front sitesinde yayınlanan bir habere göre; ‘Türk askeri birliğinin bombalanması, Suriye’nin Türkiye ve desteğindeki ÖSO birliklerinin Al Bab’a girmelerine karşı askeri mukavemet göstereceklerinin işareti.
Doğrudan Doğruya Suriye Devlet kaynaklarından bilgi alan haber kaynaklarının bildirdiğine göre ; Suriye, Rusya ve Türkiye’ye sadece ‘olayın araştırıldığı açıklamasını yaptı. Suriye olayın üzerinden geçen kritik zaman süresince ‘Türk Birliğine saldırının bir kaza yada yanlışlık sonucu olduğuna dair’ bir açıklama yapmadığına göre, ‘Fırat Kalkanı’ operasyonunda Türkiye’nin çok ciddi bir engel ile karşı karşıya olduğu ortaya çıkıyor. Türk birlikleri yada desteğindeki ÖSO tarafından Al Bab üzerine yapılacak harekatta, önümüzdeki günlerde, taraflar için ‘savaş nedeni’ sayılabilecek yeni olayların ortaya çıkması kaçınılmaz görünüyor.

Suriye ve PYD, Al Bab operasyonuna karşı birlikte

Askeri Kaynaklar tarafından sürekli olarak stratejik açıdan ‘çok önemli ‘ olarak gösterilen Al Bab, Suriye’nin olduğu kadar tüm Dünya’nın dikkatini üzerinde topladığı Halep kentine Türkiye’den daha yakın. Bu nedenle Halep’in Doğusunda kalan yerleşim bölgeleri ile iç içe geçen Al Bab’ın batısındaki bölge, Hükümet Kuvvetleri ile birlikte hareket eden PYD-SDF birlikleri ve El Kaide türevi olarak bilinen örgütlere bağlı militanlar arasında çatışma alanı. 23 Kasım tarihinde Suriye kaynakları, Türkiye ve ÖSO ya bağlı birliklerin Al Bab kentini batıdan kuşatmak için ilerlemesini SDF ve PYD birliklerinin bölgedeki iki köyü işgal ederek engellediklerini bildirdiler.

‘Üst akıl’ değil, ‘Bölgesel Akıl’

Türkiye’nin Al Bab’a kadar uzanan ‘Fırat Kalkanı’ operasyonu, devlet yetkilileri tarafından yürütülen ‘Uçuşa yasak Güvenli bölge yaratacağız’, ‘Lozan anlaşması ile bağlı değiliz’ söylemleri ve Irak sınırına asker yığma işlemleri ile birlikte geliştiriliyor. Geçtiğimiz hafta sonu BM temsilcisi tarafından ortaya atılan Halep’in doğusunda bir ‘özerk bölge’ teklifi ile üst üste gelen Türkiye’nin askeri girişimleri, Suriye yönetimi tarafından açık bir husumet ve topraklarına saldırı olarak kabul ediliyor. Herhangi bir ‘üst akıl’ öncesinde, 24 Kasım sabahı doğrudan Türk askerlerine karşı Suriye hava kuvvetlerine bağlı bir savaş uçağı tarafından bir saldırı düzenlemiştir. Türkiye’den de misilleme olarak Latakia bölgesindeki Türkmen Dağı olarak bilinen köylerdeki Suriye birliklerine topçu ateşi gerçekleştirilmiştir.
Bundan gerisi nereye kadar uzanacağı belli olmayan bir Türkiye- Suriye-PYD savaşıdır. Bunun bedelini Suriye’deki Türk askerleri ve Güneydoğu illerimizde kamyonet bombalarına hedef olacak halk ödeyecektir.

Mahir Tan LondraPosta-Londra