RUSYA’NIN ‘RADAR ALTI’ SAVAŞ POLİTİKASI

Rusya’nın ‘Radar Altı’ Savaş İdeolojisi

 

Rusya NATO ve Batı Emperyal Güçleri karşısında ‘Number 1’ olmak istemiyor. Bugün ABD  ve İngiltere’deki tartışma programlarında Putin’in Suriye’deki Hmeymim hava üssüne giderek Bashar Esad ile görüşmesi ve ardından yaptığı ‘Suriye’den asker çekme’ açıklaması böyle yorumlanıyor. Putin’in Rus Üssünde askeri tören ile bir ‘zafer’ kutlaması yaptığı görüntüsüne karşın asker çekme açıklaması ile yeni yılda başlayacağı belirtilen Barış görüşmeleri nedeniyle ‘sütre gerisine’ çekilmesi bekleniyor.

Batı’lı gözlemcilerin görüşleri ne olursa olsun, Rusya’nın uluslararası staratejisini belirleyen merkezlerde oldukça yeni bir düşünce akımı ağırlık kazanıyor. Bu akım Rusya’nın ‘yeni soğuk savaş dönemi’ olarak adlandırdığı dönemdeki ideolojik ağırlığının ‘Stealth politikası’ olacağını vurguluyor. ‘Radar Altı’ uçuşlar için kullanılan ‘Stealth’, düşmanın dikkatini çekmeme yada fiilen ön saflarda bulunmadan müttefiklerini destekleme politikaları olarak tanımlanabilir.

Putin’in bugün askeri bir tören sırasında Esad’ın yanında, Rusya’nın Suriye’den asker çekme politikasını açıklaması böyle yorumlanabilir. Rusya’nın Suriye’deki varlığının ‘emperyal’ amaçlarla değil, Suriye Devleti’nin çağrısına cevap vermek amacıyla izah edildiği ve bu ihtiyaç ortadan kalktığı için (IŞID tehlikesi ortadan kalktığı için) kullanılan bir söylemin politik ifadesi olarak görülmeli.

Rusya’nın ‘1 Numara olmama’ yada ‘Radar altı politikası’nı uygulayabilmesi coğrafi şartlara da bağlı. Putin’in böyle bir politikayı Avrupa sınırları,Ukrayna ve Baltık Sahillerinde uygulayabilme olanağı yok. Zira bölgede yığınak yapan NATO kuvvetlerinin karşısında Rusya’dan başka bir ülke bulunmuyor.

Rusya’nın ‘radar altı’ politikasının uygulanabileceği bölgeler, Suriye-Irak ve Avrasya ülkeleri.

 

     İran ve Şii Milis Örgütlerinin Arkasında

 

Rusya’nın son iki yılda Suriye’de ‘oyun kurucu’ olarak bulunduğu ve bu çabasının sonunda Bashar Esad rejimini mutlak bir yıkımdan kurtardığını dünya kabul ediyor. Ancak Irak’ta önemli bir rolü olmayan Rus müdahalesi Suriye’de artık IŞID yada El Kaide değil, onların en azından kuruluş aşamalarında arkasında durduğu bilinen güçlerle karşı karşıya gelme sürecinde. Örneğin Suriye için gerçek tehlikeyi son dönemde IŞID yada doğrudan ABD askeri güçleri değil, İsrail yaratıyor. Suriye-İsrail sınır boylarında İsrail’in yaptığı saldırılara Rusya ne askeri anlamda ne de diplomatik alanda bir karşılık vermedi. Trump’ın Kudüs kararıyla iyice gaza gelen İsrail’in Suriye’ye yeni saldırılara girişeceğini görmek için kahin olmaya gerek yok. İsrail ile doğrudan karşı karşıya gelmek ise Rusya’nın hiçmi hiç istemediği bir gelişme. ‘1 numara olmak’ demek bu.

Rusya’nın Suriye’de uygulayabileceği ‘Stealth’ politikası, İsrail karşısında sonuna kadar dövüşecekleri besbelli olan Suriye Ordusu,İran, Hizbullah ve Şii örgütlerini, hava savunma sisteleri ile  desteklemek biçiminde gelişir. Ön safta dövüşmek biçiminde değil.

Putin liderliğindeki  Rusya’nın Avrasya üzerinde aynı politikayı uygulayabilmesi ise Çin, İran,Türkiye, Hindistan ve diğer Şanghay beşlisi ülkeleri arasında yer alma avantajini kullanarak yürütülebilir. Zira bu bölgede Rusya zaten (1 numaralı düşman) değil. 1 Numara önümüzdeki birkaç yıl için İran. Türkiye’nin ‘pozisyonunu’ görmek için ise,SS 400 alımı ve ona bağlı gelişmelerin sonucunu beklemek gerekiyor.

Mahir Tan        LondraPosta- Londra