PYD’Yİ SİLAHLANDIR- HAŞD İ ŞAABİ’Yİ SİLAHSIZLANDIR !

   PYD’yi Silahlandır, Haşdi Şaabi’yi Silahsızlandır

 

ABD,İsrail, Irak Sünni Hareketi ve Kuzey Irak’lı politikacıların son dönemdeki çabası bu. Rus ve Irak Yönetiminden sorumluların ‘IŞID savaşı bitti. IŞID yok oldu’ cinsinden ihtiyatsız açıklamalarını fırsat bilen ABD ve Batı Medyası, Irak hükümeti üzerinde baskıyı arttırarak Irak Sivil Şii güçlerinin örgütlenmesi Haşdi Şaabi’nin silahsızlandırılıp silahlarının Hükümet kuvvetlerine devredilmesi için harekete geçti. Irak’lı dini lider Ayetullah Sistani’nin bu yoldaki fetvası ile güçlenen Haşdi Şaabi  karşıtı koalisyon, ABD,Kuzey Irak ve Irak Sünni partilerinden gelen destek ile bir kampanya biçimine dönüştü.

Bu kampanyayı hızlandıran son gelişme ise İsrail lideri Natenyahu’nun uykularını kaçıran ‘Irak ile Suriye arasında kurulan ilk kara yolundan geçtiğimiz hafta geçen Irak’lı Şii Haşdi Şaabi birlikleri. Haşdi Şaabi’nin Irak-Suriye sınırındaki Baaji sınır noktasından geçerek Dayr e Zor kentine gelmeleri, Natenyahu’nun ‘mutlaka keseceğiz’ dediği Tahran-Tartus hattının hayata geçirilmesinin ilk adımı olarak görülüyor. ABD nin IŞID güçlerinin zayıflamasına ve bir dizi kentte yönetimi kaybetmelerine karşın, PYD yi daha hızlı bir biçimde silahlandırması da Türkiye,İran gibi bölge ülkelerinin ‘Bu silahlar kime karşı kullanılacak’ sorusunu sormalarına neden oluyordu. ABD ve Desteğindeki SDF güçlerinin Dayr e Zor bölgesine yüklenerek sınır boyunca yerleşme çabaları ise açık biçimde ABD nin, beraberinde İran desteğini taşıyan Irak-Suriye sınırlarından geçiş yolunu kapatma harekatı olarak değerlendiriliyordu.

İşte o gün geldi.

 

Orta-Doğu’nun en büyük Yarı askeri Gücü

İrak Şiilerinin örgütlenmesi Haşdi Şaabi ‘PMU’ 4o kadar örgüt tarafından oluşturulan yaklaşık 140 bin kişilik dev bir askeri örgütlenme.  Haşd i Şaabi’nin örgütlenerek Irak savaşına katılımı, savaşın kaderini değiştirerek Rusya’nın Suriye’de oynadığı rolün bir benzerini oynadı.

Haşdi Şaabi en büyüğü Musul zaferi olmak üzere IŞID a karşı çok korkulan sokak savaşlarını yürütmekten başka, Telafer’i ele geçiren filli güç oldu. Telafer’in Şii Türkmen halkını örgütleyen Haşd i Şaabi, Kuzey Irak referandumundan sonra bölgede Irak otoritesini sağladı Irak Ordusu ile birlikte. Kuzey Irak ağırlıklı Bedr hareketi ve Irak Hizbullahı bu örgütlenmenin ana güçleri. Her ikisi de Orta-Doğu’da ‘oyun kurucu’ durumuna gelmiş en önemli İran yanlısı  güçler. Suriye’de Rakka ve benzeri operasyonları yürüten SDF tamamen ABD ve Koalisyon hava gücüne bağlı iken, Irak’ta Haşd i Şaabi harekatları büyük ölçüde Irak Hava Kuvvetleri desteğiyle bölgeyi kontrol altına aldı.

   Ankara’da Konuşuldu mu ?

Geçtiğimiz haftanın politik gündemine İstanbul’daki Kudüs zirvesi hakim olmasına karşın ayni günlerde  Ankara’da Genel Kurmay Başkanlığı ev sahipliğinde önemli toplantılar yer aldı. 15 Aralık tarihinde Türkiye,ABD ve Irak Genel kurmay Başkanlarının katıldıkları toplantıda neler konuşuldu ? Bu açıklanmadı ancak Irak Genel Kurmay Başkanı’nın orada yer alması İran ve Haşdi Şaabi konularının gündeme geldiğini gösterir. Daha önemlisi , bu toplantının tam bir gün sonrasında Rusya Genel Kurmay  Başkanının Ankara’ya sürpriz bir ziyaret yapması. Herşey Irak üzerinde birşeyler döndüğünü gösteriyor. Zira Kuzey Suriye’de İran,Rusya ve Türkiye ittifakı (Astana) tarafından kuşatmaya alınan ABD’nin bölgede ‘yumuşak karın’ olarak görünen Irak üzerinde baskıyı arttırarak krizden çıkış yolu araması bu nedenle. ABD, 2003-2011 yılları arasında işgal altında tuttuğu Irak’ta bir dizi Başkan yardımcısı bıraktı. Irak’ın iki Başkan yardımcısından biri Iyad Alllavi, Amerikancı Şiilerin başı ve ABD nin Irak’taki ilk göz ağrısı. Diğer Başkan yardımcısı ise Musul’da IŞID ın yerleşmesinin ne derece içinde olduğu tesbit edilmeye çalışılan bir isim. Dini lider Sistani ise işgal yıllarında ABD aleyhinde tek kelime etmeyen bir dinsel politikacı.

 

Mahir Tan              LondraPosta-Londra