Tahran- Tartus Hattını Keseceğiz

İsrail Başbakanı Benjamin Natenyahu, Balfour Deklarasyonu’nun 100. Yıldönümü nedeniyle geldiği Londra’da  dün, İngiltere’nin Dışişleri think-tank’ı Chatham House’da konuştu. İngiltere Hükümeti’nin Balfour Deklarasyonu ve İsrail’e gösterdiği ilgi ve yakınlıktan olacak,Natenyahu  Chatham House konuşmasında eteğindeki tüm taşları döktü. Londra gezisi boyunca Balfour Deklarasyonu ve Filistin de iki devletli çözüm sorularına cevap vermek yerine ‘İran Tehdidi’ ni gündeme getiren Natenyahu, Chatham House’daki konuşmasında Orta-Doğu gelişmeleri konusunda bazı konuları belki ilk kez olarak açıkladı.

100-200  Nükleer Bomba İle Akdenize Dayanıyorlar 

İsrail Başbakanı Natenyahu’nun programı, yaptığı konuşmadan anlaşıldığı kadarıyla, tamamen İran meselesi ile ilgili. Orta-Doğu’dan ‘bir iyi bir de kötü haber’ getirdiğini söyleyen ‘Bibi’; iyi haberin Sünni Arap Devletleri ile İsrail arasındaki yakınlaşma olduğunu,kötü haberin ise  Şii yayılmasının İran’ın izlediği Tahran-Tartus hattı nedeniyle hızlanarak devam etmesinden meydana geldiğini vurguladı. Güney Suriye’de İran ve Hizbullah tarafından yapılmakta olan İsrail’e karşı yığınağın yerleşmemesi için askeri seçenekler dahil herşeyi yapacaklarını söyleyen Natenyahu; özellikle İran’ın  Doğu Akdenizde Tartus yakınlarında kurulması planlanan İran Denizaltı üssünün doğrudan doğruya İsrail’in deniz sahasını tehlikeye düşüreceğini ve Tahran-Tartus hattını tamamlayarak tüm Batı Dünyasını tehdit altına alacağını ileri sürdü.  İran ile Batı ülkeleri arasındaki nükleer anlaşmasının İran’ı elindeki nükleer materyali saklayarak çok kısa bir sürede nükleer bomba imal edecek duruma getirdiğini söyleyen Natenyahu’ya göre; Tahran’dan başlayıp Irak,Suriye üzerinden Akdenize ulaştırılmaya çalışılan ‘Şii hilalini kesecek askeri güç’ İsrail’in elinde mevcut.  Chatham House konuşmasında bir gazetecinin ‘Bunu Nasıl Yapacaksınız ?’ sorusuna cevap veren Natenyahu ; ‘Bu konuda hiç bir resmi açıklama yada bildiri yayınlamayacağız. Doğrudan doğruya  harekete geçeceğiz’ dedi.

  Ilımlı İslam- Ortaçağ İslamı

Natenyahu’nun Londra ziyareti israil’in Orta-Doğu’da izlemeye hazırlandığı çizgiyi ortaya koydu. Öncelikle İsrail Başbakanı, Sünni İslam’ı ‘moderete İslam’ ilan ederken Şii İslamı ‘Mediavel İslam’ olarak baş düşman ilan etti. Orta Doğu’yu son 5 yılda kan deryasına çeviren IŞID konusuna tek bir kelime ile bile değinmeyen Natenyahu; İsrail’in geçmişte olduğu gibi İslami terörizme değil, ‘Şii Dünya hakimiyeti teorisi ‘ dediği İran ve Şii hareketlerine karşı çıktı. İran’ın Tahran-Tartus hattında Rusya’nın tutumunun net olmadığını ileri süren Bibi; Doğu Akdeniz hakimiyeti anlamında İran ile Rusya arasında bir rekabet yaşandığını sözlerine ekledi.

    Orta-Doğu’da batının ana gücü İsrail

Benjamin Natenyahu, İran’ın Orta-Doğu’daki gelişmesini İsrail için en büyük tehlike olarak gösterirken, bu tehlikeyi İsrail’in özellikle Askeri tedbirlerle önleyeceği mesajını verdi. Özellikle İran ile olan Nükleer krizinde Batı ülkelerinden destek beklemiyor Natenyahu. Sürekli olarak vurguladığı ‘Biz Askeri açıdan gerekeni yapacağız’ açıklamaları daha çok Batı ülkelerine bir tehdit anlamında kullanılıyor. Bunun yanında İsrail Başbakanı Rusya’yı tam olarak İran ile aynı safta göstermeyen mesajlara süreki olarak yer veriyor konuşmalarında.  Natenyahu’nun ‘tam bir uyum içinde olduklarını vurguladığı’ Mr. Trump’dan başka en büyük güvencesi ‘artık gerçeği gördüklerini söylediği’ Sünni Arap Ülkeleri. Natenyahu’nun kendi ifadesine göre ; Şimdi Sünni Ülkeleri liderleri İsrail’e ‘Biz sizi Şeytan olarak görürdük. Meğer siz Melekmişsiniz’ diyorlarmış..

Mahir Tan       LondrPosta-Londra