Momentum

Türkiye’nin son seçimlerle kurulduğu kabul edilen Cumhuriyet düşmanı karşı-devrimi durduracak bir rejime yönelmesi mümkün mü yakın gelecekte ?

Siyasi konjonktürde parlamentoculuk ve seçimler dışında bir başka mücadele biçimi düşünülmediğine göre; ilk adım önümüzdeki 5 yıl içinde yapılacak ilk seçimi kazanmak ve onun vereceği güç ile genel seçimleri kazanmak.

Bu noktada iki yol seçilebilir;

Birinci yol eldeki tek siyasi kitlesel örgütlenme olan CHP nin yeniden düzenlenerek bu tarihsel görev için yola düzülmesi.

İkinci yol ise kadere boyun eğip, karşı devrimin nereye kadar yerleşeceğini izlemek ve belki de ‘ bu memleket adam olmaz’ deyip göç yollarına düşmek. 

Birinci yolu seçenler için ilk eylem ‘momentumu kaçırmamak’.

İşte bir gurup yurtsever ellerini taşın altına soktu ve CHP’den yeni bir parti yaratmak için bir ‘kongre’ nin taşlarını döşedi.

Yapılacak iş son seçimde Muharrem İnce üzerinden 15 Milyona ulaşan Cumhuriyetçilerin güvenip yola çıkacağı bir parti yönetimi ve işleyiş tarzını bu kongrede gerçek haline getirmek.

Bunun adına ‘değişim’ denmesinde hiç sakınca yok.

Değişim ,kuşkuya yer yok ki, yönetim kadrolarının değişmesi ile sınırlı değil.

Ancak, kadro değişimi de ‘değişimin’ ilk şartı.

Nasıl 9 kez seçim kaybetmiş bir siyasi partinin onuncusunu kazanabileceğine inanmıyorsanız, 8 yıldır partide yönetim mekanizmasını işgal eden  kadroların, demokratik bir yapı haline geleceğine de inanmıyorsunuzdur. 15 Milyonluk Cumhuriyetçi kitlelerin yönetimi doğrudan seçtiği ve denetlediği bir yapıyı kurmak olanağı elinizde. Bunun yolu yönetim kadrolarını değiştirip, yeni yöneticilerin eline tüm üyelerin kontrolündeki bir parti tüzüğünü teslim etmektir.    

Bunun için artık sayılı günler kaldı.

9 Eylül yola koyulmak için için kutlu bir gün.

Mahir Tan                 LondraPosta-Londra