7 haziran seçimleri için ‘Öncü Deprem’

‘ETNİK ÇAĞRI’ TAVAN YAPIYOR

30-31 Mayıs 2015 tarihinde Londra’da yapılan Türkiye Genel seçimlerinin İngiltere ayağı yaklaşık 27 bin yurttaşın katılımıyla sonuçlandı. Öngörülen seçmen sayısının 1/3 üne tekabül eden düşük katılımlı seçim, beklenenin altında kalmasına karşın geçtiğimiz yıl yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimine göre daha fazla ilgi topladı. Seçimlerin yapıldığı Kensington semtindeki Olympia salonlarında kurulan seçim sandıklarında İngiltere’de kurulu Türkiye Siyasi Parti temsilciliklerinin atadığı gözlemciler tarafından gerçekleştirilen seçimlere Londra dışından bazı kentlerden de otobüslerle yurttaşlar oy vermek üzere taşındılar. Büyük bölümü Kuzey Londra’da yerleşik olan Türkiye seçmenlerinin Edmonton,Dalston,Haringey gibi semtlerden dernekler ve siyasi parti temsilcilerinin sağladığı otobüslerle Batı Londra’daki oy verme yerine götürülmeleri seçime katılımı etkiledi.

7 Haziran günü yapılacak Türkiye Genel Seçiminin Londra ayağı, henüz oy dağılımının belli olmadığı 31 Mayıs akşamı itibarıyla yakın geleceğe ilişkin önemli derslerle doluydu. Genel seçimlerinin sonuçlarını etkilemeyecek derecede az oy kullanılılmış olmasına karşın Londra ve benzer biçimlerde geliştiği bildirilen Avrupa oylamaları, Türkiye Genel seçimlerinde rol oynayacağı belli olan bazı ‘eğilimleri’ net olarak ortaya çıkardı. Londra seçimleri üzerinde durmaya değer iki önemli noktayı işaret ediyor;

a-Bugüne kadar  Anamuhalefet Partisi CHP nin tekelinde kabul edilen Alevi oylarında HDP ye doğru çok ciddi bir kayma var. Londra’da alınan mesaj, bunun 7 haziranda ülke genelinde yaşanması halinde, seçim sonuçlarında önemli farklılıklar yaratacağı doğrultusunda.

b- Muhtemelen Londra’daki  Türkiye Genel Seçiminde birinci yada az farkla ikinci parti olarak çıkacak olan HDP nin, Türkiye’de Kürt-Alevi oylarının etkili olduğu bölgelerde ve metropollerde CHP aleyhine olarak önemli oranda oy toplaması hiç bir biçimde sürpriz sayılmamalıdır Olympia sandıklarına bakarak.

Genetik Çağrıyı izleyenler

Türkiye’de 7 Haziran’da yapılacak genel seçim, seçimler öncesindeki son iki yılda yaratılan siyasi ve fiili atmosfere bakıldığında, Türkiye’de Kürt siyasetinin ‘tarihi bir dönem’ öncesinde bulunduğu duygusu içinde katıldığı bir karaktere sahip. Gündemde ‘açılım vaadlerinin’ somut bir programa bağlanması, mahalli özerklik adı altında örtülü bir otonomi, Güneydoğu Anadolu’da komşu ülke sınırlarını aşan bir bölgede fiili egemenlik, Yeni bir Anayasa hazırlığı gibi ‘etnik duygulara hitap yönü güçlü’ bir program var. Bir parti, önemli ölçüde temsil ettiği bir etnik guruba ‘1000 yıllık rüyayı gerçekleştireceğiz’ diyor. Sonuç olarak,’Etnisizm ve Etnik Milliyetçilik bir toprak parçasının nasıl değil, kimler tarafından yönetileceği ile ilgili bir tartışmadır.    Siyasetten çok ‘genetik’ biliminin etkili olduğu bir alana giriyoruz. Sonuçları görmeye başladık.

Pazarlık Muhalefet ile değil,İktidar ile yapılır

Türkiye Genel Seçimlerinin tam bir ay öncesinde İngiltere’de seçimler yapıldı. İktidarı, biraz kamuoyu yoklamalarını aşan biçimde, Muhafazakar parti yeniden ele geçirdi. İngiltere Seçimlerinde gerçek sürpriz ise,seçimlerin İskoçya ayağında yaşandı. İskoçya’da geçtiğimiz yıl yapılan Bağımsızlık referandumunu kaybeden ayrılıkçı İskoçya Milliyetçi Partisi 2010 yılında 6 milletvekili çıkarabildiği İskoçya’da tam 54 milletvekili elde etmeyi başardı. Anamuhalefet, İşçi Partisine 47 milletvekiline mal olan İskoç Milliyetçi Partisi’nin zaferi, muhtemelen 1 ay sonra yapılacak Türkiye

Genel seçimleri için de derslerle doluydu. Bugüne kadar İngiltere Siyasi partilerine oy veren (İşçi Partisi ve Liberal Demokrat Parti), ayrılıkçı İskoçya halkı, İngiltere’de pazarlık sözü aldığı iktidardaki Muhafazakar parti karşısına tek bir parti çatısı altında çıkmak için sandığa gitti 7 Mayıs 2015 seçiminde.

Bir etnik gurubu temsil eden siyasi partinin, Parlamentoların seçimle belirlendiği ülkelerde izleyeceği rota benzerliklerle dolu. İskoçya Milliyetçi Partisi, kritik pazarlıklar dönemi başladığında bugüne kadar kalkan olarak kullandığı Anamuhalefet partisi saflarını birkaç ay içinde terkederek, gerçek siyasi kimliğiyle tarihi İngiltere Parlamento binasına yerleşti.

‘Etnik çağrı’nın bizi bugün getirdiği yer Londra Parlamentosuna birkaç kilometre uzaklıktaki Olympia salonlarında yapılan Türkiye Seçimlerinde ortaya çıktı. Sonucun nereye varacağını hep birlikte göreceğiz.

Mahir Tan            LondraPosta-Londra