Kırmızı Çizgilerden ‘Bir Seçimlik’ Vazgeçelim

İlk PR Fiyaskosu;

KIRMIZI ÇİZGİLERDEN ‘BİR SEÇİMLİK’ VAZGEÇME 

 

CHP nin Çanakkale’de düzenlediği Adalet Kurultayının ‘insan hakları’ bölümü hakkında ‘Katılımcıların Önerileri’ adı altında bir metin CHP milletvekili Şanal Sarıhan tarafından medyaya aktarıldı. Açıklamanın sonunda Sarıhan ; ‘Bu rapor partimiz tarafından onaylanıp kabul edilmiş bir sonuç raporu değildir. Çalıştay katılımcılarımızın görüş ve önerilerinden oluşmaktadır. Bu hususu bir kez daha sizin kanalınızla kamuoyu ile paylaşıyoruz.’ biçiminde  bir ‘kayıt’ koyarak yaptı bu aktarmayı.

Kimleri veya hangi örgütlenmeleri temsil ettikleri yada isimleri açıklanmayan ‘katılımcıların’ önerileri parti organları tarafından görüşülmeden ve bir karara bağlanmadan neden açıklanır ?

Önerilere bakıldığında ise medyadan kaynaklanan ‘meramını anlatma kusurları’ bir yana bırakılırsai ortada bir tür PR çalışması ve Ana Muhalefet partisi içinde yapılan bir yönlendirme net olarak görünüyor. Cumhuriyet gazetesinde yayınlandığı biçimiyle 12 öneriye yer veriliyor;Şöyle;

‘1. Yaşanan gözaltı ve tutuklamalar korku iklimi yaratmaya yöneliktir. Bu iklimin panzehiri ise umuttur. Umudu hangi partinin nasıl sırtlanacağı geleceğin siyasetini belirleyecektir. Umut mücadelesi ana eksen olmalı.

  1. Siyasiler, insan hakları ve güvenlik çatışmasının “ özgürlükler artıkça güvenliğin tehlikeye girdiği” söyleminin karşısında net bir tutum alarak insan hakları çalışmalarının kriminalize edilmesine engel olmalılar.
  2. Hak taşıyıcısı olarak vatandaşlık tanımının yeniden yaşama geçirilmesi için mücadele edilmeli.
  3. Adalet, özgürlük, eşitlik gibi demokrasinin temeli olan kavramlar, soyut kavramlar olarak algılanmaktan vazgeçilmeli.
  4. Hukuk tanımayan bir iktidar ile mücadele konusunda, Meclis’in dışına çıkılmalı. CHP, en az oyu aldığı köylere giderek “Neden bize oy vermiyorsunuz” diye sormalı.
  5. OHAL’in kaldırılması için güçlü bir kampanya başlatılmalı.
  6. Kürt meselesinin çözümü için cesur adımlar atılmalı. Barış yüksek sesle ısrarla talep edilmeli.
  7. Kürt fobisinden kurtulmalı ve HDP ile güçlü bir ittifak kurmalı. Demokratik bir ittifak ile seçime girilmeli. Bir seçimlik bile olsa kırmızı çizgilerden vazgeçilmeli.
  8. MHP ile kurulacak bir ittifakın adaletsizlik sisteminin değirmenine su taşıyacağı ve sağ popülist siyaset üzerinden yol alınamayacağı kavranmalı.
  9. Gençlerin siyasete katılımı ve siyasette belirleyici olması için politikalar geliştirilmeli.
  10. Adalet yürüyüşü fikrinde olduğu gibi de facto durumlar yaratarak AKP, baş edemediği duruma rıza göstermek pozisyonuna itilmeli. Sivil itaatsizlik eylemlerinin sayısı ve çeşidini artırmalı.
  11. Feminizmle barışılmalı. CHP’li her belediyenin bir kadın sığınma evi açması için genelge yayımlanmalı.’

 

Laf-u Güzaf dışındakiler

CHP nin Adalet Kurultayı’nın İnsan Hakları bölümüne ilişkin bölümünün (katılımcı önerilerinin)ilk dört maddesi hiç olmasaydı kimse farkına bile varmazdı. ‘Umut Mücadelesi ana eksen olmalı’vs. türünden öneriler ciddi bir çalışmanın konuları değil. ‘Çalışmalarda meclis dışına çıkılmalı ve CHP ye oy vermeyen köylere gidip neden bize oy vermiyorsunuz’ ? diye sorulmalı’ diyor bir başka katılımcı önergesi. İyi olur.. Gidip köylere sormalı..

‘Katılımcı Önerileri’ adı altında yayınlanan bu rapor ile literature bazı kavramlar sokuluyor.

Bunlardan birisi ‘Hak taşıyıcısı olarak vatandaşlık’ kavramı. Vatandaşlık tanımında bir değişiklik mi öneriliyor.? Eşit vatandaşlık mı bu ?

‘Barış,Yüksek Sesle ve israrla talep edilmeli’ ‘katılımcı önerisi’ de aynı doğrultuda. CHP nin parti olarak ‘Barış’ konusundaki tutumu belli.

Ancak, ‘katılımcı önerilerden’ en kritik olanı 8. Maddede dile getiriliyor. ‘Bir seçimlik bile olsa kırmızı çizgilerden vazgeçilmeli.’ Kuşkusuz hangi kırmızı çizgiler olduğu belirtilmiyor bir seçimlik vazgeçilecek olanlar. HDP ile güçlü bir ittifak istemi ile birlikte zikredildiği  için bunları tahmin etmek okuyucuya düşüyor.

CHP’ye bir yol haritası hazırlama hevesindeki ‘katılımcıların’ bir başka önerisi de ‘MHP ile ittifak yapılmaması’ gibi bir garip uyarı. Gelişmeleri izleyen herkesin bildiği gibi MHP 2019 seçiminde Erdoğan’ın ittifak unsuru. CHP de MHP ile ittifak yapma düşüncesinde olan kimse yok. ‘Katılımcıların’ muhtemelen MHP ismini zikrederek bu partiden ayrılan ve atılan Meral Akşener ve arkadaşlarının kuracakları partiyi kastettikleri ortaya çıkarsa durum gerçekten kötüden en kötüye doğru gidiyor demektir. Bu ittifak olmaksızın Cumhuriyet rejimini yaşatmak hayal bile edilemez.

Belki de katılımcılar bunu murad ederler.

CHP yönetiminin Parti tarafından görüşülmeyen, karar alınmayan bir raporu, (parti görüşü süsü verilerek) bir milletvekili trafından medyaya sızdırılması konusunda bir soruşturma açması gerekir.  Özellikle Ana Muhalefet Partisi,2019 seçimi için hazırlanan halka ‘kırmızı çizgilerden bir seçimlik vazgeçmek’ gibi bir düşüncesinin bulunmadığı acilen açıklamalıdır.

Mahir Tan       Londraposta-Londra