Kılıçdaroğlu’nun En Önemli Londra Ziyareti

      Kılıçdaroğlu’nun en önemli ziyareti

 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bugün  Londra’ya geliyor. Bu ziyaret Kılıçdaroğlu’nun daha önce gerçekleştirdiği Londra gezilerinden çok faklı bir atmosferde gerçekleşiyor. Kemal Kılıçdaraoğlu, CHP Genel Başkanlığı öncesinde de yolsuzluklar üzerinde yaptığı çalışmalar nedeniyle dikkatleri üzerinde toplamış bir lider olarak geliyor Londra’ya. Ancak bu kez çıta çok yüksek ve beklentiler çok fazla. CHP lideri’nin Londra’da söyleyecekleri (Özellikle İngiltere Dışişleri Bakanlığı’nın Think Tankı Chatham House’da) Dünya’nın en önemli medya gurupları tarafından izlenecek.  Geçtiğimiz haftalarda Dünya Medyasının seyirlik alanı olan ABD deki Reza Zarrap duruşmasında açıklananlar nedeniyle tüm dikkatler Türkiye’deki iktidar üzerine toplanmışken ülkenin Anamuhalefet Partisi liderinin aynı ve ilişkili konularda yapacağı açıklamalar büyük ölçüde Avrupalı  kamuoyunda ‘oluşmakta olan’ bir imajı güçlendirecektir.; Türkiye’de  işbaşındaki yönetim bir yolsuzluk yönetimi midir ?

   Rüşvet ‘mekanizmasının’ varlığı

 

Kılıçdaroğlu’nun MAN adası şirketleri açıklamaları çok geniş bir alana giriş yapma olanağı verecektir. Zira MAN adası ve yurtdışı şirketleri 2007 den başlayarak iktidarın tam tepesine aile bağları ile bağlı bir gurubun kurduğu ‘saadet zinciri’ nin bir bölüm faaliyetleri ile ilgili. Bu faaliyetlerin çok daha önemli bölümü, bu zinciri oluşturan aile üyelerine yurdışında yapılan parasal desteğin karşılığını nasıl aldıkları. Bu parasal destek ‘hukuki biçimi’ ne olursa olsun ‘Rüşvet’ karakterindedir.

Bir ‘aile şirketine’ yurt dışında bir uluslarası kara para bankasından 18 milyon dolar borç verdiriyorsunuz. Ödemeleri parayı alan şirket yerine mukaveye imza atarak siz üstleniyorsunuz. Aynı yıl Türkiye’de milyonluk ihaleler size yağdırılmaya başlıyor. Liman işletmeciliği,taşımacılık ayrıcalıkları, elektrik ihaleleri, sizin para verdiğiniz şirketlerin kurucularını oluşturduğu ailenin gerçek lideri tarafından size sunuluyor.

Bir başka MAN şirketinin kurucusu  ‘saadet zinciri’nin borçlarından bir bölümünü ödüyor. Bir yıl sonra Türkiye’de muazzam bir ‘teşvik kararı’ ile taltif ediliyor. Aynı kişi, Uluslararası kara para piyasasının devlerinden bir başka aileyi Türkiye’de en tepedeki liderle tanıştırıyor. Yeni bir gurup olarak ‘ihale’ kararlarıyla milyonluk işler başlıyor. Bunların tümü MAN adası çıkışlı düzmece şirketlerin işi. Ortadaki ilişkiler yurtdışında ‘ticari ilişkiler’ olarak takdim edilen bir ‘Rüşvet’ mekanizması.

ABD deki Reza Zarrap yargılaması, gerekçesi ne olursa olsun Türkiye’de hükümet seviyesinde işletilebilen bir ‘Rüşvet Mekanizmasının’ varlığını Tüm dünyanın gözleri önünde ispatlamıştır.

Şimdi açılan MAN adası kapısından girildiğinde ise, çok daha geniş bir alanda faaliyet gösteren bir ‘rüşvet mekanizması’ gündeme taşınıyor.

Bu mekanizmanın mahkeme önünde ispatlanması beklenmemelidir. Zira mekanizmayı kuran bizzat ‘kadı’ nın kendisi. Gerçekte Rüşvet ve Yolsuzluk kararları  mahkeme kararları ile değil, Kamuoyu yargıları ile alınır.

 

Mahir Tan           Londraposta-Londra