Kazanırlarsa hepimizi tararlar

Bu düzeydeki yolsuzluk; 

Dengeleri değiştirir

Bürokrasi yaşamına bir hesap uzmanı olarak başlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 17 Aralık sonrası ortaya çıkan iktidar merkezli rüşvet ve yolsuzluk rakamlarını açıklıyor konuşmalarında. 17 Aralık’ta patlayan ilk rüşvet bombası, esas olarak İran-Rüşvet-Altın üçgeninde geçtiğimiz gün ‘mahkeme kararıyla’ serbest bırakılan Reza Sarraf tarafından, üç bakan ve yakınlarına ödenen rüşvetlerden oluşan ‘girizgah’ bölümüydü. Daha sonraki tarihlerde parçalı olarak gündeme düşen ve Meclis tarafından hasıraltı edilmeye çalışılan ‘fezleke’lere görevli savcılar tarafından kaydedilen yolsuzluk ve rüşvet mekanizması, çok çok daha büyük bir buzdağının su üstünde kalan bölümünü oluşturuyor. AKP’nin yeni zenginlerinden oluşan bir gurup işadamından, Sabah Gazetesi satışı için 630 milyon dolar toplamak amacıyla peşkeş çekilen ihaleler yoluyla ortaya çıkan tutar: 87 milyar dolar seviyesine çıkıyor. İki aydan beri hemen her hafta patlayan yeni tapelerde gün ışığına çıkan yolsuzluk miktarı, bu hesapların dışında… Kısaca, miktarı 100 milyar dolar sınırlarını zorlayan bir yolsuzluk mekanizması karşısında Türkiye. Türkiye’nin 2014 yılı bütçesinde öngörülen bütçe gelirleri 403 milyar TL. Yani, bütçe gelirlerinin yarısına yakın bir paranın, rüşvet karşılığında, isimleri belli bir gurup işadamı çevresine peşkeş çekilmesinden söz ediliyor. Kaynaklar ise büyük çaplı devlet ihaleleri ve İstanbul rantı olarak iki ana gurupta toplanıyor. 

‘Paralel Bütçe’ kimler için


Türkiye’de ortaya çıkarılan Rüşvet, nüfuz suistimali ve yolsuzluk rakamları yeni bir kavram ile karşılanacak bir boyuta ulaşıyor; Paralel Bütçe. Öyle ki, Türkiye’de mevcut iktidar, bu furyanın yarattığı havayı dağıtmak ve yeni geleceklere yol açmak için tüm hukuk yapısını altüst edengirişimlere başvuruyor. İlk büyük patlamanın sonuçlarını ortadan kaldırmaya yönelik kararları Reza Sarraf ve ona bağlı rüşvet makinasının temsilcilerini serbest bıraktırarak sağlayan ‘yeni hukuk sistemi’, muhtemelen fezlekeler, sabah gurubu, alo Fatih, alo babacığım soruşturmaları ve benzerleri için de kullanılacak. Türkiye’de mevcut iktidarın, Batı Dünyası’ndan net bir kopuş yaratacağı şimdiden ortaya çıkan bu ‘örtbas’ oyununa girişmesi, onun geleceğini farklı bir Dünya’da arıyor olması ile açıklanabilir. AKP’nin bu yapısını koruyarak yaratacağı bir ‘Türkiye’ imajının ise; artık çökmüş olan ‘Batı’ya entegre olabilir Siyasi İslam’ düşüncesi yerine, farklı bir jeostratejik ortamda yaşam bulabileceği gün gibi aşikar. Bu ortam; İran, Kuzey Irak, Kuzey Suriye, Suudi Arabistan, bazı Avrasya ülkeleri ile geliştirilecek ekonomik ilişkiler ile, ilişki kurduğu ülkelerdeki iç yönetimler konusunda fazla ‘seçici’ davranmayan Rusya, Çin ve Hindistan tarafından yaratılabilecek gibi görünmekte.

Sivrisinekleri yok etmek için bataklığı kurut…


‘Paralel Bütçe’ düzeyine erişmiş yolsuzluk sistemi, tek merkezden yönetiliyor ve salt ‘para yapma’ güdüsünün ötesinde amaçlar taşıyor. Sosyal medyada yayınlanan ve milyonlara ulaşan tapelerde, araya ‘zekat, İmam Hatip okulları, öğrenci yurtları inşa etme’ gibi soslar karıştırılmış söylem, kendi oy tabanına ‘Paralel Bütçe’nin, İmanlı bir nesil yetiştirme yani ‘paralel toplum’ yaratma amacıyla toplandığı mesajını veriyor. HSYK, internet, MİT yasası ve seçimi kazanması durumunda gelecek olanlar, ‘yeni imanlı toplumun’ bürokratik üst yapısını hazırlarken, polis, savcı, hakim kadroları ve ‘insani yardım kuruluşları’nın sokak desteği ise içinde bulunduğumuz aşamayı belirliyor. Önümüzde ‘bataklığı kurutmak’ için içine 3 seçim sıkıştırılmış 1.5 yıllık bir dönem var. CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Sarıgül’ün yaptığı uyarı son derece aydınlatıcı: ‘Bunlar İstanbul’u ve seçimleri kazanırlarsa hepimizi tararlar…’

Mahir Tan / LondraPosta / Londra

Telif hakkı saklıdır 2014! Kaynak gösterilmeden yazı, fotograf ve video kullanılamaz! 

Follow @LondraPosta