İngiltere Seçimlerinin Anlamı

İngiltere Seçimlerinin anlamı

İngiltere seçiminin bir anlamı varsa, Dünya politikasında önemli değişikliklerin gündeme geleceğidir. Boris Johnson’un beklenenin çok üstünde bir farkla parlamento çoğunluğu sağlayarak (78 farkla) ,iktidara gelişi bazı dengelerin yeniden bozulup kurulduğu bir gündemin kapılarını aralıyor. Muhalefet lideri Jeremy Corbyn’in istifası yada yeniden Başbakanlığa aday olmayacağı açıklaması da partide yeni tartışma ve siyasi çizgi çekişmelerinin ön plana çıkacağını gösterdi.

Seçim sonuçlarında muhalefet’in bu derece ağır bir yenilgi ile seçimi kaybetmesi kadar önemli olan bir nokta ise; kayıpların İşçi Partisinin tarihsel seçim bölgelerinden gelmesi. İngiltere’nin ağır sanayi, madencilik bölgeleri olan Kuzey ve Orta İngiltere’de klasik İşçi partisi seçim bölgelerinde kaybetmesi ve meydanın Muhafazakar ‘Brexit’ seçmenine bırakılması sonucu olduğu genel bir kanı oluşturuyor.

Sonuç olarak ortaya çıkan siyaset ve ekonomi politik ortamında bu sonuçlardan kazançlı çıkacak olanlar şöyle sıralanacaktır.

  • Brexit Boris Johnson’un programına uygun olarak AB ile bağlantı noktalarını kesmeyi hızlandıracak ve ‘minimum Avrupa’ perspektifi ile bu kıtadan okyanusun karşı tarafına doğru kaymaya başlayacaktır.
  • Geçtiğimiz yıl içinde ABD Başkanı Donald Trump’ın en yakın müttefiki olarak görünen Boris Johnson’un seçim zaferi, en az bir seçim dönemi boyunca, ABD-İngiltere yakınlaşmasını politik ve askeri olarak hızlandıracaktır.
  • Seçimde İskoçya adına güç kazanan Sturgeon, fazla gecikmeden Ayrılma referandumunu gündeme getirecektir. Aynı zamanda Avrupa Birliği’nin de talebi olan AB üyesi İskoçya ;İngiltere’yi kaybeden Avrupa için tek kazanım olacaktır.
  • Bir kaç ay öncesine kadar iktidar hesapları yapan Muhalefetteki Corbyn ve temsil ettiği siyasi blok ağır bir yenilgi alarak, muhtemelen siyasette zor günler yaşayacaktır. Parti içindeki liberaller ve yahudilerin etkinliğindeki kanat Corbyn karşıtlığını kurumsal bir biçime dönüştürecek ve parti içinde fiili bir bölünme gerçekleştirme çabalarına hız verecektir.
  • İşçi Partisi liderliğinde sürdürülen NATO karşıtı, Savaşlara son politikası bu yenilgi ile ağır bir darbe almıştır. Jeremy Corbyn’in seçim gecesi yaptığı, yeni bir seçimde parti liderliğine aday olmayacağı açıklaması bu kanıyı güçlendiren bir gelişme olmuştur.
  • Boris Johnson’un zaferi ve dolaylı olarak ABD nin siyasi kazanımı AB içindeki Avrupa Birliği yandaşlarının durumunu zayıflatacaktır. İtalya ve AB nin kor ülkeleri dışında kalan ülkelerde AB den ayrışma hareketi hızlanırken, özellikle Baltık ülkeleri gibi NATO’ya kıyı ülkeler NATO ya dayalı silahlanma çabalarına ağırlık vereceklerdir.

 

Nereden baktığınıza göre değişmekle birlikte; Boris Johnson’ın seçim zaferinin dünya barışı için bir yeni yıl hediyesi olmadığı ortada.

 

Mahir Tan                LondraPosta-Londra