Erdoğan Kendi Ayağına Sıkar mı ?

    Erdoğan Kendi Ayağına Sıkar mı ?

 

Pazartesi Günü Kuzey Irak’ta referandum var. İnanılmaz derecede büyük bir sürpriz olmazsa KRG, Bağımsız bir Kürt Devleti haline gelecek. Türkiye bu işe karşı çıkan ülkelerden birisi. Erdoğan rejimi 25 Eylül günü yapılacağı açıklanan Referanduma 22 Eylül günü yapılan MGK toplantısı ve 23 Eylül günü yapılacak TBMM oturumu ile ‘vazgeçin’ diyerek karşı duruyor.Peki, son güne kadar Türkiye, ‘atı alanın Üsküdar’ı geçmesini mi bekledi ?’

Türkiye, Kuzey Irak’t kurulacak Kürt devletine karşı ciddi bir vaziyet alma bakımından en özürlü ülke. ABD-Rusya ve Türkiye, Barzani rejimine karşı tutum alabilecek ülkeler değil.

ABD, Barzani devletinin kuruluşuna zamanlama olarak karşı çıktı. Zira ABD şu anda zorlukla kontrol edebildiği Irak devletini, doğrudan İran’ın kucağına atacak böyle bir girişime, Barzani-Irak savaşı tehlikesi nedeniyle karşı. Bunun yanında Kuzey Irak’ta kurulu yapıyı inşa eden tüm önemli petrol şirketleri ABD- Norveç ve Türk kökenli.

Rusya, kurulacak Barzani Devletini İsrail’den sonra tanıyacak ikinci ülke. 2017 Haziran ayında Barzani rejimi ile doğal gaz çıkarma ve Türkiye üzerinden Avrupa pazarına nakletme anlaşması imzalayan Rusya, Barzani’yi kaybetmek şöyle dursun, inşa edilecek doğalgaz hattına İran’ı da dahil etmek için çaba gösteriyor. Rossneft, Gazprom ve Rosoboronekt (petrol-Gaz-Silah) şirketlerinin çıkarlarını Ulusal Çıkarlar olarak değerlendiren Rusya için Kürt pazarı özlenen bir pazar olarak boşlukta duruyor. Rusya’nın Barzani’nin Referandumu hazırlayan ve yöneten Referandum Yüksek Komitesi ile canlı ve aktif bağlantısı sürüyor.

Referandum da ilk fire;  Talabani

Kuzey Irak’ta Kürt devleti kurulmasına ciddi olarak karşı çıkan tek ülke İran. Zira, Barzani’nin kazancı doğrudan doğruya Şii Irak  devletinin kesesinden çıkıyor. Ülke önemli toprak kayıplarına uğruyor. Bunun yanında hemen sınırlarının dibine ellerinde İsrail bayraklarıyla halay çeken peşmergeler yerleştiriliyor. İran’ın referandum sonrasında kullanacağı askeri seçenekleride var. Bunlar Haşd-ı Şaabi ve çoğu Kuzey Irakta İran sınırları yakınlarında yerleşik Bedr Tugayları. İran yanlısı Şii güçler Türkmenlerin de özellikle Şii tabanında çok etkili.  Tüm kapıları kapatacağını ve ekonomik ilişkileri keseceğini belirten İran’ın çabalarından doğan ilk sonuç Kuzey Irak’ta İran ile daha iyi ilişkiler içinde olan Süleymaniye ve Kerkük te ağırlıklı KYB ve Talabaniye bağlı güçler. Muhalif Goran ile birlikte Referandumu erteleme yanlısı olduğunu ilan eden KYB, referandum sonrasında Barzani’nin hareket sahasını iyice sınırlandıracaktır. Referandum sürecinin iç ve dış tepkileri yan yana getirdiğinizde doğal sonucu mutlaka –birkaç yıl için uygulanmayacağı sonuç ile birlikte ilan edilecek- Evet kararı olacaktır.

25 Eylül günü çıkacak karar, Kuzey Irak’ta  fiilen ayrı bir Kürt devleti yaratmaz. ABD,Rusya, AB gibi güçlerin Irak- Barzani arasında hakemlik ve arabuluculuk faaliyetlerini hızlandırır. Türkiye’nin bu işe savaş ya da askeri müdahale ile karışacağını beklemek ya da bu ihtimale karşı çıkmak ‘gölge boksu’ndan başka bir şey değildir. Barzani’nin bir ‘devletimsi’ yapı haline gelişinin en önemli nedeni, Kuzey Irak’ı inşa eden ve bu yolla ortaya çıkan AKP Burjuvazisidir. Onların kilit adamları şimdi Erdoğan’ın danışmanı seviyesinde işin içinde. MGK ve TBMM kararları, yalnızca önümüzde başlamak üzere olan seçimler sürecinin tribün oyunlarının başlangıcı olarak bir anlam taşıyor.

 

Mahir Tan     LondraPosta-Londra