EN SICAK YAZ

Yaz’ın sıcak ve terlemiş insanlarımızın göstereceği olağanüstü çabalarla geçeceği şimdiden belli oldu. Gerçek bir değişim yaratmak için yola çıkanların sayısı, nitelikleri, siyasi ve kültürel guruplaşmaları birkaç gün öncesine göre çok daha yaygın ve umut verici. Bunun en büyük nedeni ‘uzun yürüyüş’ gibi tarihsel kitle eylemlerinde saklı olan çarpan etkisi. Hiç bir uzun yürüyüş ‘başladığı gibi’ bitmez. Kitlelerin son toplanma yerindeki beklentileri her zaman net ve tarihi sonuçlar yaratmaya dönüktür.

   ‘Yürüyen HAYIR’

Adalet Yürüyüşünün özü bu. 16 Nisan’da sandıklara giden ve ‘sandık demokrasisinin’ işlemediğini göre halk kitleleri demokratik direniş yöntemleri ile sonuç almaya yöneliyorlar. Adalet Yürüyüşünün katılımcıları, referandum günlerinde ileri sürdükleri haklı taleplerini Uzun Yürüyüşte yeniden ve yeniden dile getiriyorlar. ‘Adalet’, bir rejimin,özgürlüklerin,demokrasinin,laikliğin ve çağdaş yaşamın, bu yürüyüş boyunca aldığı biçim.

    ‘Sokağa Çıkamazlar’ı geçtik, ‘Sokakta ne Olur ?’ Başladı

Uzun Yürüyüş’ün yarattığı siyasi ve sosyal yapısal değişiklik burada. 16 Nisan günü akşamında Halkın iradesine el koyan iktidar ve onun kurumları, halkın ‘Sokağa Çıkamayacağı’ varsayımı ile hareket ediyordu. İlk gün için doğru çıktı bu değerlendirme. Korku İmparatorluğu sadece ve sadece iki ay sürdü. İşte Halk Sokakta aynı taleplerle. Uzun Yürüyüş, ‘Adalet’ istiyor. Yani 16 Nisan günü  gaspedilen haklarını. Uzun Yürüyüş’ün başladığı yerde ve biteceği Maçka Parkında.

Uzun Yürüyüş, tarihsel sonuçlar yaratacak bir girişim. Herkesin Türkiye hakkında bildiği herşeyi unutması gerekiyor. Yeniden başlıyor herşey.

Mahir Tan        LondraPosta-Londra