En Büyük Kara Gücü devrede…

 

‘Fırat Kalkanı’ ile Orta-Doğu’ya giriş  

‘Fırat Kalkanı’ adı altında Türkiye sınırının karşısındaki Cerablus kasabasına yönelen Türk Ordusunun müdahalesi, geniş ve rahat bir kapıdan başladı.  Türk ordusunun uzun menzilli Howitzer topları, M60 tankları ve sınırlı bir hava desteğiyle başlattığı hareket siyasi alanda hemen hiç bir resmi devlet muhalefeti ile karşılaşmadı. 1. Aşaması IŞID elindeki Cerablus’u ele geçirme hedefli askeri harekat, fiilen harekattan iki gün önce sınır ötesine geçirilen Türkmen ve Arap militanlardan oluşan 2000 kişilik bir ‘proxy’ güç tarafından yürütülüyor. Türkmenlerden oluşan Sultan Murad tugayı ve Araplardan meydana gelen Faylaq Al Sham birliğine bağlı sivil silahlı güçler Cerablus yakınlarındaki bazı köylerde,düne kadar ABD hava kuvvetleri desteği alan SDF’ye bağlı guruplarla çatışıyor. Gerçekte, hiç birisi ev sahibi olmayan çatışan taraflar için Suriye’nin yarı resmi haber ajansı Al Masdar ; ‘Türkiye’ye bağlı teröristler,Amerika’ya bağlı Teröristler ile çarpışıyor’ ifadesini kullanıyor. Şimdi herkes biliyor ki ; Kuzeyde Türkiye sınırında bir paketçik içinde sıkışmış IŞID militanları ‘buharlaştıktan sonra’ ortada kalacak olan güçler Türkiye destekli Suriye muhalefeti ile ABD destekli SDF-PYD Kürt birlikleri olacaktır. 24 Ağustos sabahı başlayan Suriye’de Türk müdahalesi,‘boşaltılmış Cerablus’un işgali’ ile değil, bir Arap kasabası olan Menbiç’i işgal altında tutan PYD-SDF güçlerinin Fırat’ın doğusuna itilmesi mücadelesi olarak bir anlam taşıyacaktır.

Membiç, Türk ordusunun fiilen savaşmasını gerektirir.

Türkiye’nin Suriye topraklarındaki askeri operasyonunun ilk günü sonunda bölge için askeri önem taşıyan güçlerin tutumu şöyle özetlenebilir; Suriye, resmi ancak yaptırım gücü taşımayan bir biçimde karşı çıktı. Rusya, harekatın Cerablus sonrası için beklemede. ABD, Cerablus bölümü için destek verdi.

Ulusal Güvenlik gerekçesiyle hareket eden -haklı olarak-Türkiye’nin, yaklaşık 100 bin kişilik 2. Ordunun en önemli birliklerini sınıra yığarak başlattığı operasyon esas olarak son iki ay içinde Fırat’ın Batısına geçerek Membiç kasabasını işgal eden PYD-SDF-PKK yı hedef almakta. Bölgedeki önemli yerleşim yerlerinden biri olan Membiç’in Kürt güçlerinden geri alınması ise, Türkiye desteğine rağmen, birkaç bin sivil ÖSO savaşçısının altından kalkacağı bir iş değil. Kısacası; ABD, proxy ordusu PYD-SDF yi Membiç’i boşaltmaya ikna edemezse, Türk Ordusunun fiilen devreye girmesi ve uzun bir Membiç kuşatmasına soyunması kaçınılmaz görünüyor.

Ağustos ayının son günlerinde başlayan Suriye’ye Türk askeri müdahalesi, gerçek bilançosu, siyasi ve askeri sonuçlarıyla birlikte ancak önümüzdeki aylarda Dünya gündemine oturacaktır.

Orta-Doğu’daki en büyük kara gücü

Türkiye’nin 24 Ağustos Suriye harakatı, 5 yıllık Suriye savaşının kritik dönemeçlerinden birini oluşturdu. Türkiye, Fırat Kalkanı’nı sınırlı hedeflerle başlatmasına karşın, Suriye toprağına Orta-Doğu’nun en büyük kara gücünü,potansiyel olarak,sokmuş durumda. Böylelilikle Suriye savaşına proxy güçler dışında doğrudan müdahil olan Ülke sayısı 4 e yükseliyor; ABD, Rusya,İran ve Türkiye. ABD ve Rusya hava kuvvetleri olarak çok güçlü bir biçimde müdahale ettikleri Suriye toprağında,kara savaşlarına silahlandırdıkları sivil güçler vasıtasıyla katılabiliyorlar.Rusya’dan çok güçlü hava ve deniz desteği almasına karşılık Suriye Devlet güçleri halen topraklarının yarısından fazlası üzerinde fiilli hakimiyet kurabilmiş değil. Bu nedenle, 4 yıldan beri ‘yabancı güçlerin de facto egemenliğinde bulunan topraklarda’ egemenlik iddiasında bulunan Suriye’nin diplomatik girişimleri,bu aşamada, fazla bir kıymet taşımıyor.     Suriye’ye sınırlı sayıda özel kuvvet gönderen İran, daha çok, Suriye ordusuna verdiği destek ve Şii milis güçleri üzerinden bölgenin önemli bir aktörü. Suriye savaş tiyatrosuna en son katılan askeri güç olan Türkiye ise, coğrafi ve siyasi konumu itibarıyla savaşın gelişimine sürpriz bir etki yapacak durumda. Suriye’nin Kuzey ucunda bekleyen Türk Ordusu, Orta-Doğu’da hemen savaşa hazır 100 bin kişilik 2. Ordu güçlerini devreye sokabilecek konumda olduğunu Dünya’ya gösteriyor. Bölgedeki en güçlü ve aktif hava üssü olan İncirlik’i ‘çalıştırmak yada işlemez hale getirmek’ gibi bir avantaja da sahip olan Türkiye’nin Süper Güçlerden hangisinin yanında yer alacağı, sadece Orta-Doğu açısından değil, Dünya jeopolitiği açısından da büyük önem taşıyor.

24 Ağustos sabahında başlayan ‘Fırat Kalkanı’, yarım gün içinde, Cerablus’u kontrol altına aldı. Canlarını kurtarma derdindeki ve kaçacak yeri kalmayan 500 kadar IŞID militanının bulunduğu Cerablus için ‘zafer naraları’ atmak yersiz. Türkiye müdahalesinin gücü,yeterliliği ve inandırıcılığının test edileceği yer ise Menbiç. Eğer Türkiye, ABD’nin proxy güçleri PYD-SDF yi Membiç’i boşaltmaya zorlayabilirse ‘Fırat Kalkanı’nı başarıyla sonuçlandırmış olacaktır. Beklenen bu…

 

Mahir Tan    LondraPosta-Londra