CHP İngiltere Başkanlığına yeni aday; Erol Başarık
CHP BAŞKAN ADAYLIĞIMI AÇIKLAMA
Sayın CHP Yönetim Kuruluna,
Ben Erol Başarık. Partimiz CHP’nin 16 Ekim 2016 da Olağanüstü Genel Kurulunda yapılacak CHP Başkanı ve Yönetim Kurulu seçimlerinde Başkan adayı olarak katılacaklar arasında CHP’yi bulunduğu yerden sadece ileriye götürmek değil, tabiri caizse uçurtmak için yer alma kararımı açıklıyorum. 2 Ekimde yapılan kahvaltı toplantısında belirttiğim gibi benim de yarışan bir üye olarak kaydolduğumu sayın üyelerimize bu yazımın içeriğini yayınlıyarak bildirmenizi rica edeceğim.
Adaylığımı koymamın bir nedeni CHP’nin İngiltere’de bugüne kadar bir birarada çalışmadan uzak kalmasını sona erdirebilirim. Siyasi arenada bugüne kadar geçen uğraşılarımın sonucu olan birikimle CHP’ye azami yararı sağlayabilirim. Atatürk’ün partisini layık olduğu seviyeye ulaştırmada katkılarımın mücadele azmimin yüksekliğine güvenle arttıracağımı düşünerek Başkanlık yarışmasında yer almak için kendime görev çıkardım. CHP demek Atatürk demektir. Ben de sizler gibi bir Atatürk’üm. Bu inançla AKP despotluğuna verilen mücadelede en ön safta yer almaya hazırım.
Şüphesiz aday olarak şimdiye kadar bildiğimiz Hasan Dikme ve Davut Karataş arkadaşlarımızın bu yolda başarılı olacaklarını düşünmüyor değilim. Her biri şüphesiz donanımlı adaylardır. Başkan seçilirsem Yönetim Kurulunda bu iki arkadaşı da görmekten mutlu olurum. Kendileriyle uyumlu çalışacağımız şüphesizdir.
Seçim yöntemi konusunda kendileri de Çarşaf Liste ile seçime sıcak baktıklarını ifade ettiler. Ancak geçen seçimlerde de uygulanan Blok Liste yönteminin demokratik olmadığına, Çarşaf Listenin bu seçimlerde olsun uygulanarak demokrasiye daha yakın çalışmamız gerektiğine inanıyorum. Başkan seçildikten sonra Yönetim Kurulunun diğer üyeleri seçilmelidir. Blok liste adeta ‘parti içinde parti’ hüviyetinde partiye zarar veren siyasi hasımlar yaratmakta, parti içinde birlik sağlanması güçlenmektedir.
Beni az çok tanıyan üyelerimizin yanında diğer arkadaşları da Başkan adayı olarak katılma konusunda bilgilendirmek için aşağıda siyasi geçmişimi kısaca anlatmaya çalışacağım.
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunuyum. 1970 yılında İngiltere’ye geldim.
1997 yılında ilk olarak Islington bölgesinden Bağımsız aday olarak İngiliz Parlamentosu seçimlerine girdim.
1999 yılında Avrupa Parlamentosu seçimlerine Londra’dan Bağımsız aday olarak girdim. Aldığım 2596 oyla seçimlere katılan 15 parti arasından 11. olma başarısını gösterdim.
2000 yılında Reform 2000 Party’sini kurdum ve devamında üç Parlamento seçimi, bir de Londra Büyükşehir Meclisi azalığına aday olarak seçimlere katıldım. Buradaki Komünist Partisi ve Hristiyan Partisi’nden daha çok oy aldığım seçimler oldu. Reform 2000 Party’si aktif olarak devam etmektedir. İngiliz siyasetinin içinde olmam nedeniyle İngiliz partileriyle kuracağımız temaslar kolaylaşacağı gibi bir hedefimiz de Türkiye ve Kıbrıs’lı Türklerin buradaki kapasitesiyle üç dört milletvekilini İngiliz Parlamentosuna sokmak olmalıdır. Ayrıca Belediye Meclis üyeliklerine de daha fazla üye sokabiliriz.
Türkiye’de 2002 yılında AKP’den gelen milletvekilliği adaylığı teklifini reddederek Sadettin Tantan’ın Yurt Partisinden İstanbul 1. bölgeden milletvekili adayı oldum. Daha sonra 2007 yılında İstanbul 3. bölgeden milletvekili adayı oldum.
2004 yılında 36 hafta devam eden prestiji yüksek Avrasya Gazetesini çıkardım. Gazeteyi ziyaret edenler arasında Türkiye’nin İngiltere Büyükelçisi ve o zamanlar Dışişleri Bakanı olan Abdullah Gül de vardı.
Siyasete resmen girdiğim 1997 yılından önce başlayan öncelikle İngiliz gazetelerine daha sonraları çoğunlukla Türkçe gazetelere yüzlerce makaleler yazdım. İrlanda konusundan tutun, Londra’nın trafiğine çözüm öneren, Kıbrıs’ın bağımsız kalması yönünde ve Ermeni soykırımı iddialarına karşı yazılarım İngiliz ve Türkçe yayın yapan Türkiye de dahil gazetelerde ve internet sitelerinde yayınlandı. Sık sık yazdığım yorumların sayısı birkaç bini aşmıştır.
Haksızlıklara karşı hukuki mücadelelerim nedeniyle İngiltere’de geçen hayatımın 46 yılının 30 yılını aşan süreye yayılı kısmı davacı olarak mahkemelerde geçti. Çok zor görünen davaları avukatımın pes etmesine rağmen kazandım. Ne tesadüftür ki az önce Financial Ombudsman Service’e büyük bir gas şirketiyle ilgili yaptığım şikayetle ilgili olarak para ödülü alacağım ve tarafıma özür mektubu yazılacağı haberi maille geldi.
Mücadeleyi seven, etnik durumu ve dini inanışları ne olursa olsun herkesle rahat arkadaşlık kuran bir kişiyim. Kemalizmin çağdaş, aydınlatıcı yolunda yürüyen, laiklik, adalet ve hukuk, özgür basın konularında çok hassas olan, TSK ve medya mensuplarına yapılan saldırılardan nefret eden, vatanını seven, gerek ekonomik, gerekse siyasette yeni politikalar üretebilen iyi bir stratejist olduğumu söyleyebilirim.
İngiltere CHP’sini yurtdışı ülkelere örnek olacak bir seviyeye, üye sayısının binlere ulaşacağına inanıyorum.
Türkiye’de demokrasinin köklü bir şekilde yerleşmesi ve laiklik karşıtı dinci kesimin istismarıyla seçimlerde başrolü oynayan sandık demokrasisine karşı planladığım ‘Süper Demokrasi Modeli’ başlıklı yazımın içeriğine Türkiye’deki CHP’nin sahipleneceğini ümit ediyorum.
Saygılarımla
Erol Başarık