CHP de dip dalgası geliyor

                  
                          Delege sisteminin kerameti;
    
              Kılıçdaroğlu Seçmen İradesi mi ?
CHP nin Olağanüstü Genel Kurulu’nun ilk gününde yapılan Genel Başkanlık
Seçiminde beklendiği gibi Kemal Kılıçdaroğlu seçildi. Gerçekte Kurultayın yapıldığı şartlara bakıldığında Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun aldığı 740 oya karşılık  Muhalefet Adayı Muharrem İnce’nin 415 oyu başarılı bir sonuç olarak değerlendiriliyor. Oysa Muharrem İnce’nin sadece 3 hafta içine sığdırmak zorunda kaldığı bir çalışma ile yaptığı bu büyük çıkış, çok daha farklı bir biçimde okunmalıdır; 5 eylül kongre sonuçları İnce aracılığı ile CHP de, dipten gelen büyük dalganın habercisi olmuştur. Bu kongrenin getirdiği Kemal Kılıçdaroğlu Başkanlığı tamamen bir CHP klasiği olan ‘Genel Merkez,Meclis Gurubu, PM ve delege sistemi’nin sonucu oldu.Gerçek seçmen tabanı bir yanda, kongre bir başka yanda kaldı. CHP nin mevcut yönetimi ile hazırlanan ‘muhalefet’te şirketleşme’ hareketini yıkacak olan örgütsel alandaki tek çözüm önerisi ise, Genel Başkanlığa aday olan Muharrem İnce tarafından getirildi; Başkan ve yönetimin üyelik bazında seçilmesi. Bu sonucun ortaya çıkabilmesi için,yazık ki, bir seçim yenilgisi daha beklemek zorundayız.
                                Aldığı oy %1, delege sayısı 116
CHP bu yıl yapılan  Belediye seçimlerinde yaklaşık olarak 12 milyon oy aldı. Tüm seçim değerlendirmelerinde görülen ortak bir sonuç var; 12 milyon oyun ezici bir çoğunluğu Ankara,İstanbul,İzmir, Adana, Antalya, Muğla, Eskişehir gibi büyük kentler ve Trakya illerinde yerleşik toplumdan geliyor. Doğal olarak partiyi oylarıyla, herşeye rağmen, Ana Muhalefet partisi seviyesinde tutabilen bu seçmen oy verdiği partisinin yönetimini ve Genel Başkanı belirleyici olan tek gerçek iradedir. Ama öyle olmuyor. En azından önümüzdeki kader belirleyici önemdeki bir yıl için..
Kılıçdaroğlu yönetimi, bu yıl daha yönetme lüksünü tamamen Parti’de hazır bulduğu ve daha da güçlendirerek kullanmaya başladığı tüzüğe ve delege sistemine borçludur. Bu sistem Parti de seçmen iradesi yerine ‘önceden sınırlandırılmış, Milletvekilliği ve PM üyeliği vaadiyle ipotek altına alınmış’ kongre oylarına dayanıyor. CHP Genel Başkanlığı’na 740 oyla seçilen Kılıçdaroğlu’nun kongre oylarının büyük çoğunluğu 100 kadar milletvekili, PM üyeleri, yönetici kadrolar ve hiç bir seçmen tabanını temsil etmeyen Güneydoğu-Doğu Anadolu illerinden gelen yaklaşık 200 delegenin oyları ile ortaya çıktı. CHP nin son Belediye seçimlerinde aldığı 12 Milyon oyun en az 11 milyonunu temsil eden büyük illerden gelen delegeler bazında yapılacak bir değerlendirme bile ‘tabanı gerçek temsil açısından’Parti içindeki  Muhalefet adayı Muharrem İnce’nin ‘bu kongrenin gerçek galibi’ olduğunu gösterir. Aşağıda vereceğimiz 2014 Belediye seçimlerinde Güneydoğu illerinde CHP nin aldığı oy oranı ve 5 eylül Olağanüstü Kongresine gönderdikleri delege sayısı ‘kongre kumpasının’ boyutlarını gözler önüne seriyor.  
                                       
CHP oy oranları ;
Diyarbakır % 1.30, Batman % 0.73, Siirt % 0.55,Şırnak % 1.54,Hakkari % 1.43,Van % 0.73, Ağrı % 0.78,Iğdır % 0.74….
Bu illerden gelen Kurultay delege sayısı ise şöyle;
Bingöl 6, Adıyaman 6,Bitlis 6,Diyarbakır22, Hakkari 6, Iğdır 4,Muş 8,Şırnak 8,Siirt 8, Van 16 ..      Güneydoğu illerinden gelen toplam delege sayısı 116 ya ulaşıyor. Bu delegelerin temsil ettikleri seçmen sayısının CHP nin aynı seçimde aldığı 12 milyon oy içindeki oranı ise % 1 in altında.
Buna karşılık seçim kazanılan Yalova’nın 4 , Eskişehir’in ise 12 delegesi var.
Türkiye’de hızla yerleşen diktatörlük rejimimi yıkmak için, gerçekten ona muhalefet edecek bir Ana Muhalefet Partisi yaratmalısınız. Bunu yapmak için ise CHP yi Yurtsever- Atatürkçü seçmen tabanını partide ‘herşeyi belirleyen güç’ haline getirmelisiniz. Zor ama başka bir yol yok.

Mahir Tan  LondraPosta-Londra