BOLTON’I TERSLEMEK

           Bolton’ı ‘terslemek’

 

Dünya’nın önde giden yayın organlarının John Bolton’ın Türkiye ziyareti ve görüşmesi konusundaki yorumu bu merkezde; Erdoğan, Bolton’ı tersledi (Snubbed)

Times, Financial times,Us Today ve biz dizi yayın organı bu yorumu, Erdoğan’ın John Bolton ile görüşmemesi ve Türkiye tarafının görüşmede PYD meselesinde Bolton’ın istediği garantiyi vermemesine dayandırıyor. Bazı yayın organları, Bolton heyetinin, İbrahim Kalın ve ekibi ile yaptığı görüşme devam ettiği sırada Erdoğan’ın TBMM de AKP gurup toplantısında yaptığı konuşmada, ‘Bütün hazırlıklarımız tamam. Bir gece ansızın …’ sözlerini sarf etmesinin ‘terslemenin’ en önemli işareti olduğuna dikkat çekiyorlar.

Bolton olayının ve Türkiye-ABD arasındaki sürtüşmenin sahaya nasıl yansıyacağını kestirmek şimdiden zor. Dün yaşananlar olayın PR bölümüydü. Bu bölümde Erdoğan’ın en azından avantajlı bir pozisyon kazandığını söylemek gerekir. Türkiye bu tartışmalar yaşanırken, Suriye sınırına yığınak yapmayı sürdürüyordu. Hücum inisyatifi Türkiye’nin elinde. Bize göre bir PR hatasıyla İsrail’de yaptığı bir açıklama ile PYD ye korunma garantisi isteyen Bolton, şimdi bu talebin reddedilmesi sonucu bir taviz vermek zorundadır. Bu taviz yada tavizlerin daha alt düzey görüşmelerde yada Trump ile Erdoğan arasında yapılacak telefon konuşmalarında gündeme getirilmesi beklenmeli.

ABD politikasında ,Bolton gezisi ile iyice açığa çıkan Suriye’den asker çekme konusundaki ikircikli durum, Türkiye öncesi İsrail’den tehditvari açıklamalar yapan sadık İsrail dostu Milli Güvenlik Danışmanının gezisinin bir fiyasko ile sonuçlanacağının net bir işareti idi. Bunu kanıtlayan ilk işaretler Bolton’un Türkiye’yi terketmesinden bir gün sonra bir açıklama yapan Mevlüt Çavuşoğlu’nun ‘ ABD nin boşaltacağı alanlara teröristlerin yerleşmesini önlemek için Rusya ve İran ile birlikte bölgede güvenliği sağlayacağız’ sözleri ile verildi. Ayni saatlerde Rusya adına yapılan açıklamada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yakın bir tarihte  Moskova’yı ziyaret ederek Suriye meselesini görüşeceğini  vurguladı. Bu işaretler Bolton gezisinin beklenenin tersine sonuçlar vermek üzere olduğunu da gösteriyor.

Öte yandan Kuzey Doğu Suriye’de Membiç yakınlarında Türkiye’nin yaptığı yığınak karşısında, Bolton gezisi sonrası Suriye’deki hemen tüm güçler devriye atmaya başladılar. Birkaç günden beri şehir çevresinde yerleşmiş Suriye Ordusu’nun devriyesi sonrası bugün Rus Askeri polisine bağlı zırhlı güçlerde devriye turlarına başladı. Henüz Membiç ten çekilmeyen PYD ve ABD askerleri de Membiç te bulunuyorlar. Türkiye’nin yapacağını ilan ettiği askeri operasyon için şu sıralar Membiç, çok kalabalık görünüyor. ABD,PYD, Suriye Ordusu ve Rus Askeri Polisi, ‘İsmet Paşanın kafasındaki kuyrukları birbirine dokunmayan 9 Tilki’ gibi Membiç’te tur atıyorlar. 

Türkiye’nin tutumunun ve askeri bir harekata başlamasının daha çok Erdoğan’ın Moskova gezisine ve İran ile yapılacak görüşmelere bağlı olduğunu düşünmek için çok fazla sebep var.

Ocak ayı içinde gerçekleşeceği belirtilen Erdoğan gezisinin Kuzey Suriye yanında SS 400 leri de içereceği kesin gibi. Zira  Rusya, hava savunma sistemleri alanında ABD’ye karşı iki zafer kazanmış durumda son dönemde. Hindistan uzun tartışmalar sonrasında ABD yetkilileri ve Savunma PR şirketlerinin tüm tehditlerine rağmen Patriot değil SS 400 alımına karar verdi. Geçtiğimiz ekim ayında Putin’in bizzat imzaladığı anlaşma gereği 5 Adet SS 400 sistemi Hindistan’a yaklaşık 5 milyar dolar karşılığında satılıyor. Keza Türkiye’ye satılacak SS 400 ler için de ABD yarışı kaybetmiş durumda. Türkiye için havadan gelecek tehdidin yönü ve cinsi şimdi daha belirgin bir durumda.  

Gerçekte, Bolton fiyaskosundaki temel etken Kuzey-Kuzey Doğu Suriye coğrafyasındaki gerçek nüfus dağılımı ve bunun güçler oranında yarattığı sonuçlardı. Geçtiğimiz yıllarda Kuzey’e yayılarak Türkiye sınırlarına kadar dayanan IŞID’a karşı başlatılan ve ABD nin Suriye’ye ye yerleşmesini sağlayan ‘terörle mücadele’ kampanyası sonuç olarak Suriye Kürtlerine, nüfusunun çok üzerindeki topraklarda kontrol sağlayan bir olanak yaratmıştı. IŞID  karşı foot soldiers peşindeki ABD, IŞID’ın tuttuğu kent ve önemli yerleşim bölgelerine yaptığı çok ağır bombardmanlardan sonra, boşaltılan yerlere PYD militanlarını yerleştirmişti. Gerçekte IŞID esas kayıpları Irak ordusunun ve sivil milislerinin ağır can kaybını göze alarak  Musul’u ele geçirmesi ile yaşamıştır. IŞID’In belkemiğini Irak ordusu kırarken, sahada meyveler PYD ye toplatılmıştı. 

Kısaca Kuzey Doğu Suriye’de PYD tarafından işgal altında tutulan bölgeler, siyasi,coğrafi ve demografik açıdan Kürtler tarafından kontrol edilemeyecek kadar büyüktür. Bölgede söz sahibi olması gereken Türkmen ve Arap güçleri, ABD faktörü ortadan kalktığı zaman dengeyi sağlayacak kadar güçlüdür. Erdoğan’ın Suriye meselesindeki en büyük avantajı da budur. Sünni İslam’ın etkisi altındaki Kürt olmayan Kuzey Suriye halkı, Sünni İslam ‘da bölgesel liderliğe oynayan Erdoğan’a en yakın duran kesimdir. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bolton ziyareti öncesinde New York Times da yayınlanan makalesinde tam olarak bu noktaya işaret ediyordu. Yakından tanıdığımız bu bölgede, Kürtler Haseke ve Kamışlo dışında nüfus çoğunluğu sağlayabilecek durumda değil. ABD  askerleri çekildiğinde daha net görünecek olan manzara bu. Erdoğan boşluklara Sünni Arap ve Türkmenleri yerleştirme peşinde..   

Mahir Tan                LondraPosta-Londra