bir tercih sorunu

   ‘ya Erdoğan Başkan, ya Otonomi’             

    bir tercih sorunu

Medya üzerinden yürütülen son seçim kampanyası ‘HDP’ye baraj atlattırma’. Hedefi CHP den gelecek ve % 5 lere varabileceği düşünülen oy kayması. Bu amaçla HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş yavaş yavaş ‘çatı adayı’ fonksiyonu yükleniyor. Meclis Kürsüsünden ‘Tayyip Erdoğan’ı Başkan yapmayacağız’ sözü veriyor. Bu söz, bir dizi Medya köşe yazarı ve kamuoyu araştırmacısı tarafından ‘somut verilerle’ destekleniyor; HDP barajı aşarsa, Tayyip Erdoğan bırakın Başkanlığı, İktidar bile olamıyormuş ! CHP nin üstüste dört kez seçim kaybetmiş tabanına göre hazırlanmış bir reçete bu.  Hafife alınacak bir yanı da yok. İnce hesaplanmış ve sistemli bir biçimde yürütülen bir kampanya. Aralarında Merkez Medya organlarında yazan ciddi kalemler yer alıyorlar. Bütün kampanyalarda olduğu gibi ‘hesaplanmış risk’ var. Ve yine bütün kampanyalarda olduğu gibi ; bazı noktalara ‘karartma’uygulanıyor;

Bunun bedeli ne ?

                        Demirtaş Seçim ittifakını bir hafta önce açıkladı.

Demirtaş kampanyası CHP seçmenine sevimli gelen ‘Erdoğan’ı Başkan yapmama’ sloganına dayanıyor.Son seçimde yaklaşık 12 Milyon oy alan CHP’den % 10 luk bir kayma bile, anketlere göre, HDP ye baraj atlatmaya yetiyor. ‘Erdoğan’ı Başkan yapmama’temelli siyasetin tek açmazı halkı ‘ödenecek bedel konusunda’ bilgisiz bırakma zorluğu. Zira açık bir biçimde HDP aynı zamanda kendi gerçek seçim programını açıklayarak tabanını diri tutmak zorunda. Bu kritik açıklama geçtiğimiz hafta yine Selahattin Demirtaş tarafından ‘Seçim ittifakı toplantısı mutabakat metni’ ile yapıldı. 14 Mart 2105 Tarihinde ‘LondraPosta’ da haber olarak verilen bu metinde net bir biçimde bu ittifakın ‘Kürdistan’a statü, Anadilde Eğitim,Kürtçenin resmi dil olması ve Kürt Kimliğinin anayasal güvence alınması’ temelinde kurulduğu vurgulanıyor. Diğer taleplerin ise ‘Hasta tutsakların, başta Abdullah Öcalan olmak üzere koşulsuz olarak serbest bırakılmaları ve Kobane ile olan sınırın Avrupa Birliği sınırları gibi şeffaf hale getirilmesi’ seçim ittifakının temel maddeleri arasında yer alıyor. HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, bu ittifak açıklamasından tam 5 gün sonra yaptığı bir başka açıklamada da ‘Erdoğan, seni Başkan yapmayacağız’ diye konuşuyor.

Bu konuşmaların tümü basın toplantılarında yapıldığına göre HDP Eşbaşkanı Demirtaş ‘çağrıyı’ CHP ye değil, CHP içindeki yandaşlarına yöneltiyor. CHP içinde bu çağrıya ‘olumlu cevap verecek’ milletvekilleri ve etnik-kültürel temelde sıcak bakan bir seçmen kitlesinin varlığı kimseye sır değil. Sorun bu gizli desteğin HDP ye baraj atlatma seviyesine çıkıp çıkmayacağı.

Muhtemelen bir ‘üst akıl’ esinlemesi ile yaratılan ‘HDP’ye baraj atlatma kampanyası’nın katılımcıları ve destekçileri istedikleri sonucu sağlayabilmek için zor bir görev üstleniyorlar; Demirtaş’ın istediği bedeli halktan saklamak. Medya çok deneyimli olduğu bu alanda seferber olurken  ‘mızrak çuvala sığmıyor’; ‘Erdoğan’ın Başkan olmasını istemiyorsanız, Kürt Otonomisini kabul edin’. Bu mala alıcı bulmak zor görünüyor..

 

Mahir Tan              LondraPosta-Londra