bir değil,iki koridorumuz oluyor

 

                           Barzani’den Niyet Beyanı

Orta-Doğu’nun Kuzeyi yada bizim Güneyimiz yaz boz tahtası gibi. Akılda tutabileceğimiz tek gerçek ise  tebeşirin ABD’nin elinde oluşu.  Sürekli değişen bir nüfus yapısı üzerinde yeniden ve yeniden sınırlar çiziyor Dışişleri.. Bölgenin 1 yıl önceki coğrafyasına göre 2015’in ilk yarısında çok önemli değişiklikler var. Örneğin Kuzey Irak Kürt Bölgesi önce küçüldü sonra genişledi.Hiç olmayan Kuzey Suriye Kürt ‘müstakbel’ devletçikleri şimdi var. Batı Irak- Doğu Suriye topraklarında fiili bir Sünni Irak oldu bittisi gündeme girdi.Ne var ki bunları ‘yarının gerçekleri’ olarak görmek doğru değil. Ne olacağını siz bilemezsiniz. Bizde mebzul miktarda bulunan ‘Staretejistler’ kendilerine göre haritalar çizip duracaklarına, bölge coğrafyasında rol oynayan aktörlerin Washington gezilerini,Think Tank lardaki konferansları ve ‘izleyicilerin’ sorularını takip etseler  kendilerini daha faydalı hale getirebilirler. Zira bu  düşünce kuruluşları ABD ve İngiltere’nin Dışişleri ve Savunma bakanlıkları ile iç içe olarak ‘yakın gelecek’ hakkındaki çizimlerin üretim merkezleri. Konferanslarda soruları soranlar ise sanıldığı gibi gazeteciler değil, ‘ABD’nin ‘Savunma yada Dışişleri Departmanları’. Orta_Doğu’da  de jure ya da de facto devletçik olmak için izlenen yol artık net olarak ortada; Washinton’a birkaç milletveklili yada bölge sivil toplum örgütü liderini gönderiyorsunuz, ‘niyetinizi beyan’ ediyorsunuz, IŞID ile dövüşme sözü vererek silah ve ‘hava desteği’istiyorsunuz. Bütün sorun ABD Dışişleri ve Savunma Bakanlıkları ile sizin planlarınızın üst üste gelip gelmediği.

       İki Kürt Devleti mi ?

Geçtiğimiz hafta Washinton merkezli ‘Middle East İnstitute’ önemli bir konferansa ev sahipliği etti.  Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi Dışişleri sözcüsü Hemin Hawrani, Irak Kürtlerinin yakın gelecek planlarını anlattı. Daha doğrusu izleyiciler arasında çoğunluğu teşkil eden ABD Dışişleri ve Savunma Bakanlığı temsilcileri adına sorulan sorulara cevap verdi. Hawrani, ‘Kuzey Irak Kürt Devleti’nin bir proje olmadığını, şu anda işleyen bir süreç’ olduğunu vurguladıktan sonra bağımsızlığın en fazla iki sene içinde ve iki ayrı referandum ile ilan edileceğini söyledi.Kuzey Irak’ta yapılacak ilk referandum ile bu bölge yurttaşlarına ‘Kürdistan vatandaşı mı, Irak vatandaşı mı olmak istediklerini’ soracaklarını söyleyen Hawrani, ikinci referendumda ise Kerkük’te yaşayan yurtaşlara bölgenin hangi statüde kalmasını istediklerinin sorulacağını kaydetti. Irak’ın bir ‘Failed State’ olduğunu söyleyen Hemin Hawrani, Bağımsızlık taleplerinin ‘Irak’ın geri dönülemez biçimde parçalanmış bir devlet’ olması nedeniyle meşruiyet kazandığını belirtti.

Kuzey Irak yönetimi adına konuşan Hawrani’nin konferans boyunca yaptığı vurgulamaya göre ‘Bağımsızlık sadece  ‘Irak Kürdistanı’ nı kapsayan, Suriye,Türkiye ve İran Kürtleri ile ilgili olmayan bir süreç.

         PYD-PKK ya karşı, Türkiye ile su sızmıyor

Hemin Hawrani’nin Washinton konuşmasında politik açıdan dikkat çekici vurgulamalardan biri Türkiye ile ilgili olan bölümlerdi. Türkiye ile Kuzey Irak arasındaki ekonomik ilişkileri ön plana çıkaran Hawrani; ‘Türkiye’nin Almanya’dan sonra ikinci en fazla ekonomik ilişkisinin Kuzey Irak ile olduğunu ve ülkesinde faaliyet gösteren 1400 Türk şirketinin bulunduğunu’belirtti. Hawrani, Washington öncesi gittiği Londra’da büyük ortağının Çukurova Holding olduğu ‘Kürt Petrolünü’ Türkiye üzerinden İskenderuna sevkeden şirketlerin Londra Borsasında hisse senedi satışında yer almıştı. Kürt Petrolü, Irak ile mart ayında yapılan bir anlaşma sonunda yasal bir biçimde Türkiye üzerinden pazarlanıyor  Türk ve Kuzey Irak şirketlerinden oluşan bir konsorsiyum Londra Borsasında % 12 faizle 5 milyar pound sıcak para bulmak için girişimlere başladı. Böylece, şu anda ‘Kürt Koridoru’ denildiğinde anlaşılan şey; Erbil-İskenderun-Londra hattı.

Hawrani’nin Washington açıklamaları Kuzey Irak ile Suriye’deki Kürt kantonları arasında ‘sıcak bir ilişkinin’ var olmadığını ortaya koydu. Erbil’de üç kez yapılan ‘pankürdizm’ toplantılarında alınan kararları PYD-PKK nın çiğnediğini belirten Kuzey Irak sözcüsü, bu gurupların ‘Birleşik Kürt Ordusu’ kararını da uygulamadıklarını ve Peşmerge kuvvetlerinin Suriye’ye girmesine engel olduklarını vurguladı.

Kısaca; Washington’da Kürt meselesine ilişkin şu anda mevcut olan gündem ikili bir yapıya işaret ediyor. Biri zengin biri yoksul iki Kürt devletçiği girişimi var. Irak Kürdistanı’ nın Türkiye ile arasından su sızmıyor. Zira,şu anda mevcut olan ‘koridor’ Türkiye’den geçerek Londra Borsasına uzanıyor. Kuzey Suriye’deki  kantonal Kürt devletçikleri ise bir ‘tasavvur’dan ibaret henüz. Dalgalanmaya açık…

 

Mahir Tan              LondraPosta- Londra