ATATÜRK VARSA ‘UMUTSUZ DURUM’ YOKTUR .
Dün coşku ile kutladığımız Cumhuriyetin kuruluşunun 96. yılı, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün yaşamının bir özeti olan ‘Umutsuz Durum yoktur. Umutsuz İnsan vardır’ sözünün bir kez daha doğrulanması oldu. Ellerinde bayraklar, Mustafa Kemal posterleri ile salonları ve meydanları dolduran on binlerce insan hiç değişmeyen türkümüzü söylüyor; İzmir’in Dağlarında çiçekler açar.96. yılını kutladığımız Cumhuriyet ise , bir mevsim değişikliği ve çiçeklerin her yıl olduğu gibi bir kez daha açılışı değildi.
O gün açan çiçekler bir daha solmadı. İzmir’in dağları 96.yılda Cumhuriyet çiçekleri ile doldu. Fark, 96. yılda, Cumhuriyet’in kuruluşu, Laik ve çağdaş yaşam,modern hukuk, demokratik yaşam, eşit ve barış içinde bir yaşamı kuran ve bunu insanlarımıza benimseten Atatürk Cumhuriyeti farkıydı.
Dün kutladığımız Cumhuriyet bayramı ‘umutsuz durum’un değil Umud’un bayramı oldu.
Sanatçılarımız ve düşünürlerimizin ödüllerle yıldızlandırdığı bayaram heğimize kutlu olsun.
Değerli Atatürk ve Cumhuriyet Sevdalıları
Bugün Cumhuriyet’imizin kuruluşunun 96 yılını , 1923 yılındaki kuruluş felsefesini yeniden milletçe yaratacağımıza olan inancımla , büyük bir çoşku,onur ve gururla kutluyoruz.Bu en büyük bayramımız olan ‘Cumhuriyet Bayramı’mız tüm milletimize kutlu olsun.
Turgut Özakman Cumhuriyetin ne kadar büyük bir nimet olduğunu anlamak için Afganistan’ı,Irak’ı,İran’ı,Pakistan’ı,Emirlikleri,Suudi Arabistan’ı, Müslüman Afrika’yı düşünün demisti.. Cumhuriyetin önünde hazır bir model yoktu.Yolunu düşünerek,arayarak,deneyerek açtı.Şartlardan,ihtiyaçlardan,imkanlardan,tarihten yararlandı.Para yok,kredi yok,yetişmiş yeterli sayıda eleman,uzman yok,araç gereç yok.Osmanlıdan borca batık bir miras kalmış.O altın kuşağın iki gücü vardı sadece akıl ve yurtseverlik. Bu iki güçle yola çıktılar.Mucizeler yarattılar.
Modern ve insanca yaşamımızın kaynakları olan Cumhuriyet ; Parlamenter demokrasi, seçme-seçilme hakkı, modern hukuk,medeni kanun, kadcn hakları, Latin Alfabesi, laiklik ve bilimsel eğitim, kılık kıyafet, modern kültür, emek gücünün değerlendirilmesi, sendikal haklar, örgütlenme hakları gibi sayıları bitmez bu nice güzelliklerdir ki hepimizi dil,din ,ırk ve mezhep farkı gözetmeden Türkiye CUMHURİYET’inin çatısında birleştirmiştir. Ve bu çağdaş, laik Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu da Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür.
Ancak ülkemizde şartlar ne olursa olsun, Büyük Önder Atatürk!ün ‘ Umutsuz durum yoktur,umutsuz insanlar vardır.’ Sözünü unutmayarak Atatürk’ün kurduğu çağdaş,demokratik ve laik Türkiye Cumhuriyeti’mizi sonsuza kadar yaşatmak her Türk vatandaşının görevi olmalıdır.
Bugün Birleşik Krallık’ta yaşıyan Türk toplumuna herzamankinden daha büyük bir görev düşüyor. Tüzüğünde Atatürk İlke ve inkilaplarını esas alan İngiltere Türk Dernekleri Federasyonu olarak ana vatanımızın dış dünyada itibarını düzeltmek ve çağdaş ve modern Türkiye Cumhuriyeti’ni en iyi şekilde temsil etmeliyiz. Bizlere düşen sorumluluk “Savaş Zaruri Olmalıdır, Zaruri Olmayan Savaş Cinayettir” ifadesi ile bütün yaşamı boyunca barışa bağlı kalmış Atatürk’ün yurtta sulh cihanda sulh şiarını benimsemiş çağdaş,laik ve modern Türkiye Cumhuriyeti’nin Dünya milletleri için bir barış güvencesi olduğunu her platformda anlatmali ve çalışmalarımızda bunları prensip edinmeliyiz. Bu sayade o laik ,çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nde kazandığımız birikimizle,bilgimizle yaşadığımız ülke olan Birleşik Krallık’ta sosyal,külterel ve siyasal alandaki çalışmalara katkı koyabiliriz.
Bugün Cumhuriyetimize herzamankinden daha fazla sahip çıkacağımızı ,vazgeçmeyeceğimizi ve onu yaşatacağımızı hep birlikte bir kez daha söz vermek için buradayız. Bu vesile ile,bu büyük bayramımızı kutlamamızda madi ve manevi destek veren kişi ve kuruluşlara, herzaman yanımızda olan basın mensuplarına ve balomuzun hazırlanmasında emeği geçen yönetim kurulu üyelerimize, çatımız altındaki derneklerimize , müzik ve koro grubuna ve bizlere profesyonel servisi ve leziz yemekleriyle ile gecemizin güzel geçmesini sağlayan Grand Palace Banqueti Suite’nin yönetici kadrosu ve çalışanlarına sonsuz teşekkürlerimizi sunarım.
Özellikle biz kadınlara verilen haklarla toplumda eşit birey, çağdaş, modern ayakları üstünde duran kadınlar olmamızı sağlayan Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü ,silah arkadaşlarını,ve vatanları uğrana hayatlarını hiçe sayan tüm şehit ve gazilerimizi birkez daha minnet,şükran ve saygıyla anıyorum.