Önce Membiç,Şimdi Afrin Masalı

Türkiye’nin İdlip çevresinde Rusya ve Suriye ile başlattığı operasyonun ne getireceği yakında ortaya çıkar. Şimdi ki tartışmalar öne çıkarılan beklentiler üzerine.  Operasyonun Astana gurubuna bildirilen ve fiilen Rusya tarafından tarassut altında tutulan bölümü İdlip bölgesinde bir jandarma harekat ile ‘çatışmasızlık’ ortamını güvenceye almak. Uluslarası alanda Türkiye’den beklenen İdlip teki ‘Kötü adam’ El Kaide ve bağlı örgütlerin bir biçimde kontrol altına alınması. Nedense Astana, kendileri ile ‘kan uyuşmazlığı bulunan’ El Kaide ile Türkiye’nin ve desteklediği örgütlerin muhatap olmasını tercih ediyor. Türkiye’nin İdlip askeri operasyonun başladığı 9 Ekim günü itibarıyle çatışmalar Türkiye’ye yakın bölgelerden daha güneye Hama kentinin kuzeyinde Hükümet Kuvvetlerinin kontrolü dışındaki bölgeye kaydı. Bu bölgede Suriye Ordusu, El Kaide ve IŞID çatışma halinde. Suriye ordusunun Rusya hava desteği ile Hama kuzeyinde yaklaşık 20 bin militanı bulunan El Kaide üzerinde üstünlük sağlaması gerçekleşirse, bu militanların çekileceği yada iltica edecekleri tek alan Türkiye ve FSA nin kontrolündeki İdlip çevresi.

    Rusya’nın Hava şemsiyesinde NATO ordusu

Türkiye’nin İdlip operasyonu için içeriye pompaladığı hava ise daha başka. Geçen yıl El Bab- Azez operasyonunu nasıl Membiç’e gideceğiz söylemiyle gerçekleştirdilerse, bu kez İdlip operasyonuda Afrin’e  gideriz gazı ile yürütülüyor. Ancak her iki operasyon da Türkiye’ye Erdoğan rejimini ayakta tutacak kadar toprak kontrolü sağlayabilecek nitelikte. Al Bab ve İdlip den, Suriye’de bir barış süreci başladığında, kimse Türkiye ve kuracağı karma sistemi söküp atamaz.  Zira Erdoğan rejimi iki Dünya devi ABD ve Rusya arasında denge formülasyonunu bulmuş durumda. İhtiyaç durumunda taraflar arasında saf değiştirme elastikiyetine sahip. Garabet, Türk silahlı Kuvvetleri gibi bir NATO ordusunun, Rus Hava Şemsiyesi altında giriştiği operasyonlarda yatıyor.  Orta-Doğu’da birkaç yıl öncesine göre bozulan dengelerin yarattığı bir ortamda yıldızı parlayan Türkiye,Suudi Arabistan gibi bölgesel güçlerin yararlandığı boşluklara oynayan güçler toprak ve egemenlik alanları peşinde.

Türkiye’nin İdlip operasyonu, iç politikada pompaladığı ‘Afrin’e müdahale söylemi bir masal olarak kaldığı sürece fazla riskli görülmüyor. Afrin, Rusya’nın hava şemsiyesi dışında ‘fincancı katırlarının geçtiği’ bölge.

Mahir Tan              LondraPosta-Londra