2015iin 1919 dan bir eksiği yok

        
 
          
          2015in 1919 dan bir eksiği yok
Ucuz yeni yıl analizleri ile dolu her yer. ‘Stratejist’ ler gazete köşeleri kadar ekranda da reklamlar ve tarihi diziler kadar yer kaplar oldular. İktidar kanadı Medya’nın, silme Osmanlı’ya dönüş palavrası ve Barış edebiyatı ile gidiyor. Belki yüzlerce medya bülbülü çalıştırıyorlar. Yazılı medya yoluyla değil ama görüntülü olanı ile % 50 yi konsolide etttikleri söylenebilir. Ucuzluk daha çok Muhalefet sayılması gereken ve yazılı medya da geri kalan % 50 ye ulaşabilen ‘stratejist’ ler arasında yaygın. ‘Olabilecekler arasında’ en kötüye en fazla şans tanıyanlar ağırlıkta. Yapılan 2015 değerlendirmeleri kuşkusuz seçim tahminlerine dayanıyor. Sonuçta;Başkanlık sistemine ya doğrudan AKP oylarıyla ya da HDP destekli olarak geçilir, bir de ‘zaten elden çıkmak üzere olan bir parçada otonomi kurulur’görüşleri kazanıyor yeni yıl ucuzluğunda..
                            Etki var, tepki yok mu ?
Siyaset büyük ölçüde olabilecekleri önceden görebilme sanatı. Olayların meydana gelmelerine çok az bir süre kaldığında ‘görünen köy klavuzluğu’ yaygın olarak yapılır. Bu ‘kamu oyu araştırmacılığı’ denilen meslek erbabının işi. Siyasetçi’nin değil. Siyasetçi bir topluma uygulanan ‘etki’ nin doğuracağı tepkileri öngörüp bu etki ve tepkilerin birlikte yaratacakları ‘yeni olayları’ değerlendirebilecek kişidir. Şimdi yapılması gereken-eğer o gücünüz varsa- yeni yıl tahminleri, seçim tahminleri değil, Türk toplumu üzerine iç ve dıştan uygulanan iki büyük etki ve bunlara karşı doğacak tepki sonucu olabilecekleri, değerlendirmektir. Bu etkiler iki başlıkta toplanıyor; Başkanlık sistemi hevesi ve Kürt otonomisi girişimi. Bu iki etki Türk toplumunu büyük çalkantılara sürükleyecek tepkileri de doğurmak üzere. 2015 Seçimleri öncesinde  karşı karşıya gelmeleri kaçınılmaz olan etki-tepki hareketlerinin doğru bir analizini yapmaya çalışın, kendinizi faydalı bir duruma sokmak isterseniz.
         Başkanlık sistemi, Türkiye gibi bir ülkede diktatörlük rejimi demektir. Toplumun en az % 70 i Parlamenter Sistemin tüm eksiklerine karşın dikat rejimlerine karşı en uygun çözüm olduğunu düşünüyor. Bu çelişki seçim öncesinde açık sürtüşmeye dönüşecektir.
         Laik Cumhuriyet rejimini ortadan kaldırmaya kararlı siyasi islam etkisine karşı Laik Cumhuriyet rejiminden yana olan halkın büyük çoğunluğu mutlaka seçimler öncesinde ayağa kalkacaktır.
         Türkiye nüfusunun % 75i, ‘kendisini Türk vatandaşı olarak gören, bu dile ve kültüre sahip çıkacak’ bir Türk toplumunu oluşturur. Etnik bir toplumun bir bölümünü Güney Doğu Anadolu’da kurulması planlanan bir otonom,federal yapıda ‘toprak sahibi’ yapmaya yönelen Terör, mutlaka çok güçlü bir tepki doğuracaktır. Bu çelişki 2015 yılına girilirken en hızlı olarak büyüyen ve önem kazanan çelişkidir.
              Sadece ‘kalın çizgiler’ önemli
2015 yılı için değerlendirmeler yapmak, genel seçim ve özellikle onu çevreleyen zaman dilimi içinde yasalar çerçevesi içinde ve dışında yaşanacak büyük bir hesaplaşmayı görmek ve onun dinamiklerini iyi kavramaktan geçer. Bu hesaplaşma içinde yalnızca kalın çigilerle pozisyonlarını belirlemiş siyasi parti ve hareketler tayin edici olacaklardır. Laik,Demokratik Atatürk Cumhuriyeti’ni savunuyormusunuz ? Bunun için herşeyinizi ortaya koymaya hazırmısınız ? Türkiye’nin tek bayrak,tek dil ve tek ülke ilkesi altında varlığını sürdüreceği bir ulus-devlet olarak kalmasından yanamısız ? Bunun için herşeyinizi ortaya koymaya hazırmısınız ?
2015 yılı ve onun kırılma noktası olan Genel Seçim için önem taşıyan tek şey bu iki soruya verdiğiniz cevaplardır. Gerisi laf-u güzaf tan ibarettir.
               Yeni saflaşmalar gündeme girdi
2015 gerçekten bazı yeni gelişmeleri de birlikte taşıdı. Bunlardan en önemlisi siyasi muhalefet sahnesinde cereyan ediyor. ‘Ana Muhalefet’ sistemi yıkılmak üzere.  Zira uzun yıllardan beri ilk kez Siyasi İslam ve Bölücülük tehdidindeki geniş halk kitlelerine geçtiğimiz yıl sonunda gerçek bir alternatif sunuldu. Anamuhalefet Cumhuriyet ve onun 6 oku ise,’bu biziz’ diyebilen net bir siyasi çizgi ve onu yaşama geçirecek genç bir parti oluştu. Artık ‘kerhen oy vermeyecek ve tıpış tıpış sandıklara’ gitmeyecek milyonlarca insan. Mevcut iktidar ve onun sözde muhalefeti arasındaki kıldan ince çizgi net olarak görülüyor artık milyonlar tarafından. ‘Staratejistlerin’ ilk olarak görmeleri gereken nokta burası. Muhalefet saflarında şimdiden belli olan büyük ‘yeniden saflaşma’ ve hercümerc oluş, taze 2015 yılının ilk aylarında ortaya çıkacaktır. Çürümüş, kimliğini kaybetmiş olan değil, yeni doğan ve yaşama umutla başlayanın günleri geliyor artık. Eski ile yeni çatışırken sadece ve sadece yeni olan gelişir. Yalnızca bunu görmek bile yeterli 2015 in nelere gebe olduğunu anlamak için..
Mahir Tan        LondraPosta-Londra